KUZEYEGEHABER-İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu Antalya’da önemli açıklamalarda bulundu.
İmamoğlu, CHP’li isimlerin Vatan Emniyet Müdürlüğü’nden arandığını ve savcının avukatsız bir şekilde kendileriyle görüşmek istediğini açıkladı.
CHP’li isimlerin avukat ısrarı sonrası Vatan Emniyet Müdürlüğü’nden arayan polise bir daha ulaşılamadığını belirten İmamoğlu, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a seslenerek, “Buradan Adalet Bakanı’na sesleniyorum: hangi hukuka giriyormuş avukatsız savcı görüşmesi. Bilen var mı ben bilmiyorum. Bunlar iyice şaşırdılar. Bunların yaptığı şeytanın aklına gelmez” dedi.
Ekrem İmamoğlu şunları söyledi, “İstanbul’da 6.5 aydır büyük bir saldırıyla mücadele ediyoruz. Daha bugün buraya gelmeden öğrendim ki çalışma arkadaşlarımızı emniyet müdürlüğünden arayıp savcılık sizi görüşmeye çağırıyor diyorlarmış. Arkadaşlarımız avukatımı arayıp geliyorum diyormuş. Onlar da avukata gerek yok sadece senle görüşecek diyorlarmış. O şekilde davet ediyorlar. Arkadaşlarımız soruyor neden avukata gerek yok? Onlar da gerek yok sadece sizinle konuşacağız diyorlar.
Ve aranan numara ne yazık ki adliyeye ait bir numara. Ve arkadaşımız israrla arıyor. Ben gelmek istiyorum ama avukatımla gelmek istiyorum beni aradınız deyince. Ne yazık ki aramayı yapan polise bir daha ulaşamıyorlar. Telefon numarası ise Vatan Caddesi’nin emniyetine ait. Size soruyorum bu nedir? Çalışma arkadaşlarımı ne için davet ediyorsunuz? Savcının başka işi yok mu? Böyle adaletsizlik olmaz. Buradan Adalet Bakanı’na sesleniyorum: hangi hukuka giriyormuş avukatsız savcı görüşmesi. Bilen var mı ben bilmiyorum. Bunlar iyice şaşırdılar. Bunların yaptığı şeytanın aklına gelmez.”
“Toroslarda eğer bir duman tütüyorsa kimse bu ülkenin geleceğinden şüphe etmesin. Hepinizi saygı ile selamlıyorum. Zor bir mücadelenin içinden geçiyoruz. Mübarek Ramazan ayında bütün dualarımızla güzel bir ay geçmesini istiyoruz. Gençlerimizle, kadınlarla, beyefendilerle her birinizin Ramazan ayını tebrik ediyorum.
“EKONOMİ UZMANIYIM” DİYE GEÇİNENLER MİLLETİN OCAĞINA İNCİR AĞACI DİKTİ”
Ahlakı, dürüstlüğü, helal lokmayı bırakmışlar, “Halka hizmetin Hakk’a hizmet” düsturunu unutmuşlar, vatandaşa herkese “Yasak” diyorlar. “Ekonomi uzmanıyım” diye geçinenler milletin ocağına incir ağacı dikti. Tarımı ve üretimi bitme noktasına getirdi. Bunlardan Antalya da nasibini aldı.Türkiye’de en fazla gayrimunkul ve kira artışının olduğu il olmuş. Her geldiğimde Expo alanının borç yükünü belediye başkanımız aktarmaktadır. İşte bu akıl “Her şeyi ben bilirim” aklıdır. Sadece Antalya’ya bunu yapmakla kalmadılar.
Önce 250 bin dolara sonra da 400 bin dolara ev alanları vatandaş yaptık. Ülkemizin vatandaşlığını ticari bir ürün yaptılar. Bu evleri alanlar 3 sene sonra kar edecek şekilde evleri sattılar. İşte ben buna karşıyım. Başka ülkenin vatandaşının Türkiye vatandaşlığı üzerinden para kazanmalarına karşıyım. Eskiden tayini Antalya’ya çıkan devlet memuru refah seviyesi olan bir şehire gideceği için sevinirdi. Şimdi “Ben o kadar kirayı nasıl ödeyeceğim?” diyerek üzülüyor.
Bizim mutlaka yeni bir başlangıca ihtiyacımız var. Bizim yeni bir kalkınma planına ihtiyacımız var. Ülke olarak şehir şehir sektör sektör patinaj yapan hale dönüştük. Hemen yola koyulmamız lazım. Bu güzel ülke turizm ve tarımın yanısıra teknoloji alanında da büyük bir potansiyele sahiptir.
Adalet sistemi çöktü. Meclis artık neredeyse işlevsiz, herkes adalet istiyor. Biz başarıya yaklaştıkça iktidarın da zulmü artıyor. Bunların yaptıkları şeytanın bile aklına gelmez. İmamoğlu kadar başına taş düşsün. Zannediyorlar ki ben korkarım. Bunlardan var ya korkan onlar gibi olsun. Önce Allah’a sonra milletime güveniyorum. Bir derdiniz varsa ben burdayım, bana gelin. Milleti tehdit etmeyi bırak, gel millete gidelim, buradayım.
“İMAMOĞLU OLMADAN SEÇİME GİRMEK İSTİYORSUN…”
Açıkça diyorum, İmamoğlu olmadan seçime girmek istiyorsun. İmamoğlu olmadan yarış meşru olmaz. Bu yargısal tacizlerle seçim ne özgür ne de adil olur. Tek suçumuz onları 4 kez yenmiş olmak. O sandık gelecek bu millet seni tıpış tıpış evine yollayacak…”
