KUZEYEGEHABER-Çocuk yaştakilerin işlediği kan donduran suçlar ailelerin sorumluluklarının sınırlarını yeniden tartışmaya açtı. ABD’de okul katliamı yapan bir çocuğun ebeveynleri ikinci derece cinayetten sorumlu tutulurken, İstanbul’da iki genç kızı vahşice katleden Semih Çelik’in ailesine soruşturma açılmasını hukukçular değerlendirdi.
Hukukçu Hadi Dündar, Türk ceza hukukuna göre 18 yaşını doldurmamış kişilerin çocuk olarak kabul edildiğini ve cezai ehliyetlerinin sınırlı olduğunu belirtti. Dündar, “12 yaşından küçük çocukların cezai sorumluluğu bulunmuyor, haklarında ceza davası açılamaz. Ancak 12 yaşından büyük çocuklara, işledikleri suçun niteliğine göre ceza verilebiliyor” dedi.
AİLELERİN SORUMLULUĞU NEREDE BAŞLIYOR?…
Türkiye gazetesinden Yeşim Eraslan’ın haberine göre Dündar, çocukların suça kendi iradeleriyle yönelmediklerini, genellikle çevresel faktörlerin etkisiyle suça sürüklendiklerini vurguladı. “Anne ve baba, çocuğun suç işlemesine göz yumuyorsa, sessiz kalıyorsa ya da önlem almıyorsa bu durumda aile de sorumlu olmalıdır” şeklinde konuştu.
Anne ve babanın, çocuklarının kötü alışkanlıklarına ve suç işlemesine karşı sessiz kalmasının ciddi bir sorun olduğunu belirten Dündar, “Aileler çocuklarının cebinde bıçak, uyuşturucu olduğunu görüp bildirmiyorsa, suça bulaşmasını izliyorsa, bu davranışları destekliyor demektir” dedi.
AİLELERE CEZA VERİLMELİ Mİ?…
Dündar, çocuklarının suça bulaşmasına karşı kayıtsız kalan ailelere de ceza verilmesi gerektiğini savunarak, “150 binden fazla çocuk her yıl suça karışıyor. Aileler çocuklarının suç işlediğini bilip hiçbir şey yapmıyorsa, sorumluluk bilincini taşımıyor demektir. Böyle durumlarda ailelere de cezai yaptırım uygulanmalı” ifadelerini kullandı…
Kaynak: Türkiye Gazetesi