KUZEYEGEHABER-İnsanların sıcak yataklarında uyuduğu saatlerde gerçekleşen ilk deprem Kahramanmaraş depremi değildi. Tarih boyunca benzer saatlerde birçok yıkıcı deprem meydana geldi.
17 Ağustos tarihinde, Gölcük’te gerçekleşen deprem de yine insanların uyuduğu gece saatlerinde gerçekleşmişti. Depremlerin özellikle gecenin ilerleyen saatlerinde veya sabaha karşı gerçekleşmesi, teorileri de beraberinde getirdi ve zaman içinde “Büyük depremler gece olur” algısı oluştu.
Dünya genelinde ise durum biraz farklı. En büyük ilk 10 depreme bir bakalım…
- Şili, Valdivia (22 Mayıs 1960)
Büyüklük: 9.5
Saat: 19:11
- Alaska, Prince William Sound (28 Mart 1964)
Büyüklük: 9.2
Saat: 17:36
- Endonezya, Sumatra (26 Aralık 2004)
Büyüklük: 9.1
Saat: 00:58
- Japonya, Sendai (11 Mart 2011)
Büyüklük: 9.0
Saat: 14.46
- Rusya, Kamçatka (4 Kasım 1952)
Büyüklük: 9.0
Saat: 04:58
- Şili, Bio-Bio (27 Şubat 2010)
Büyüklük: 8.8
Saat: 3.34
- Ekvador Açıkları (31 Ocak 1906)
Büyüklük: 8.8
Saat: 10:36
- Alaska, Rat Adaları (2 Nisan 1965)
Büyüklük: 8.7
Saat: 19:01
- Endonezya, Sumatra (28 Mart 2005)
Büyüklük: 8.6
Saat: 23:09
- Tibet, Assam (15 Ağustos 1950)
Büyüklük: 8.6
Saat: 19:39
Bir de Türkiye’de yaşanmış en büyük depremlere bakalım…
. Erzincan (27 Aralık 1939)
Büyüklük: 7.9
Saat: 01:57
- Kahramanmaraş (6 Şubat 2023)
Büyüklük: 7.7
Saat: 13:24
- Kahramanmaraş (6 Şubat 2023)
Büyüklük: 7.6
Saat: 04:17
- Kahramanmaraş (6 Şubat 2023)
Büyüklük: 7.6
Saat: 13:24
- Van, Muradiye/Çaldıran (24 Kasım 1976)
Büyüklük: 7.5
Saat: 12:22
- Kocaeli, Gölcük (17 Ağustos 1999)
Büyüklük: 7.4
Saat: 03:02
- Van (23 Ekim 2011)
Büyüklük: 7.2
Saat: 13:41
- Düzce (12 Kasım 1999)
Büyüklük: 7.2
Saat: 18:57
- Elazığ (24 Ocak 2020)
Büyüklük: 6.8
Saat: 20:55
- İzmir, Seferihisar (30 Ekim 2020)
Büyüklük: 6.6
Saat: 14:51
Dünya genelinde gerçekleşen en büyük ilk 10 deprem arasında yalnızca 2 tanesi gece saatlerinde (00:00 sonrası) gerçekleşmişken, Türkiye’deki en büyük 10 deprem arasında bu sayı 3’e çıkıyor.
Elbette ki yalnızca en büyük depremlere bakarak bir çıkarımda bulunmak doğru değil fakat bu sayılar bile büyük depremlerin çoğunlukla gece saatlerinde gerçekleşmediğinin bir kanıtı. Ancak bu konuda bilimin de söyleyecek birkaç sözü var.
Gün ve ayların oluşmasını sağlayan Dünya ve Ay’ın hareketleridir. Bu hareketler gerçekten depremlere neden olabilir mi?
Bhabha Atom Araştırma Merkezi’ndeki bir grup sismolog tarafından gerçekleştirilen araştırmaya göre Ay’ın hareketleri, yeryüzünde gerçekleşen depremleri bir nebze olsun etkiliyor.
36 yıllık (1978-2008 yılları arası) deprem verilerini inceleyen grup, Ay’ın Dünya’ya en yakın konumunda deprem sayılarında artış olduğunu tespit etti. Zira bu durum Ay’ın sebep olduğu yer çekimini artırıyor. Üstelik Ay’ın yeni ay ve dolunay evrelerinde görülen gelgitler de depremler üzerinde etkili olabiliyor.
Çünkü gelgitler, fay hatlarının sıkışmasına sebep olabiliyor.
Ay’ın Dünya etrafında bir tam tur atması yaklaşık 1 ay sürer. Ay’ın gerçekleştirdiği bu hareket, Dünya üzerinde gelgitlere sebep olur. Okyanuslar üzerindeki bu hareketlenme, suyun baskı noktalarını değiştirdiği için de özellikle kıyı şeridindeki fay hatları sıkışabilir ve depremler meydana gelebilir.
Günün hangi saatinde olduğumuzun depremleri etkilediğine dair ise herhangi bir kanıt yok.
Dünya’nın 1 gün süren kendi etrafında dönüşü fay hatları için herhangi bir değişikliğe sebep olmaz. Ancak yine aynı araştırma grubu, akşam saatlerinde gerçekleşen (5-6 büyüklüğündeki) deprem sayısının zaman zaman arttığını tespit etmiş.
Ancak bu durum yalnızca bir rastlantıdan ibaret olabilir. Zira büyük depremlerin yalnızca sabah veya akşam saatlerinde olduğuyla ilgili kesin bir kanıt yok. Hatta konuyla ilgili sayısız araştırma, depremlerin her saat gerçekleşebileceğini gösteriyor. Öte yandan tarih boyunca, farklı saat aralıklarında pek çok büyük deprem yaşandı. İçeriğimizin başında da zaten bunun örneklerini gördük.
Kısaca özetlemek gerekirse; deprem, diğer doğa olaylarına kıyasla daha farklı bir oluşum. Örneğin erozyondan korunmak için her yeri ağaçlandırabilirsiniz ya da deprem için yapabileceğimiz tek şey daha sağlam ve güvenli evler inşa etmek olabilir. Gelişini önleyemiyor olsak da verdiği hasarı engelleyebiliriz. Bir daha deprem olmamasını dilesek de maalesef ki ‘deprem’ gerçeğiyle yaşamayı öğrenmeliyiz…
Kaynaklar: Rediff.com, USGS, Researchgate, CSUSM, SMS Tsunami