KUZEYEGEHABER-Sözcü yazarı İsmail Saymaz, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun geçtiğimiz hafta www. iktidaricindegisim.com adlı internet sitesine yapılmış 100 bin yorum ve görüşten süzülen altı maddeyi kamuoyuna açıklarken kendisi için hazırlanan bilgi notunun tümünü paylaşmadığını söyledi.
Muhaliflerdeki hayal kırıklığı ve öfkenin Mart 2024’te sandıkları protesto etmeye dönüşme riskinden söz edildiğini aktaran gazeteci, nottaki detayları şöyle paylaştı:
“■ 14-28 Mayıs’ın ardından muhalif kanatta yer alan kitle derin bir hayalkırıklığı yaşadı.
■ Muhalif siyasetin lokomotifi olan CHP yönetiminin uğranılan yenilgi ile ilgili tutumları hayal kırıklığını yükselen öfke ve siyasetten soğutma tutumun dönüştürmüş durumda.
■ Bu tutum 2024 yerel seçimlerinde sandığı protesto etme davranışına dönüştürme emareleri taşıyor.
■ Muhalif siyasetin gecikmeden son derece odaklı, kararlı, net, umut ve güven veren, birleştirici adımlarla yerel seçimlere hazırlanması gerektiği tartışma götürmez bir gerçektir.
Bilgi notu ‘Toplum mutabakat halinde CHP’den ve muhalif siyasetten değişim talep ediyor. Değişim girişimlerini destekliyor’ diye bitiyor.”
ÜÇ SENARYO…
Saymaz, İmamoğlu’nun 29 Mayıs’ın sabahında çağrıda bulunduğu için değişim talebinin bayraktarlığını yaptığını, ‘zoom’ buluşmasında görüldüğü üzere geniş bir koalisyonu idare ettiğini dile getirerek şöyle devam etti:
“Dolayısıyla değişim çağrısının muhatabı, İmamoğlu’nun ta kendisi. Gel gör ki… İBB Başkanı, henüz bir karar vermiş değil. Yol ayrımında olduğu anlaşılıyor. Önünde üç senaryo var.
İBB BAŞKANLIĞINA ADAY OLMAK: İmamoğlu CHP’nin İstanbul’da çıkarabileceği en güçlü aday. Belki de tek… Hatta ben AK Parti’nin İmamoğlu çapında aday bulmakta zorlandığını düşünüyorum.
Ancak bu durum, İBB başkanlığına aday olduğunda İmamoğlu’nun kesinlikle kazanacağı anlamına gelmiyor. AK Parti ve MHP’nin ortak aday çıkaracağı ihtimali düşünüldüğünde İmamoğlu’nun zafer elde etmesi için muhalif kitlelerdeki ölü toprağının kaldırılması, Millet İttifakı ve HDP desteğinin sağlanması gerekiyor.
Kılıçdaroğlu’nun genel başkan olarak kaldığı CHP, seçmende 2019’daki motivasyonu yaratamayabilir. Daha şimdiden İyi Parti ile Saadet – Gelecek ayrı hareket edeceklerini, HDP aday çıkaracağını ilan etti.
Sadece İstanbul değil, Ankara, Antalya, Hatay, Mersin, Adana ve Eskişehir de elden gidebilir. İmamoğlu’nun karizması İstanbul’u almaya yetmeyebilir.
CHP LİDERLİĞİNE ADAY OLMAK: İmamoğlu’nun, gelecek ekim ayında yapılacak olağan kurultayda aday olduğu takdirde bütün vaktini kongrelere ayırması, ilçe ve il kongrelerinde Kılıçdaroğlu ile liste liste çarpışması gerekiyor.
Ki, zafer çantada keklik değil. Çünkü Kılıçdaroğlu, seçmende desteğini kaybetse de delegede gücünü koruyor. Zaten genel başkanı delege seçiyor.
İmamoğlu, olur da liderliği alırsa belediye başkanlığını bırakmak ve belediyenin anahtarını Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu’ya vermek zorunda kalacak.
O durumda CHP’liler tarafından çeyrek yüzyıl sonra geri alınan İstanbul’u kendi elleriyle AK Parti’ye teslim etmekle suçlanacak. Bu hiç de haksız bir eleştiri olmaz.
İBB yerel seçimlere altı ay kala el değiştirirse CHP döneminde işe alınan binlerce çalışan çıkarılacak. İmamoğlu’nun işlem ve harcamaları seçimde kara propaganda için kullanılacak.
İBB’nin kaynakları AK Parti’ye akıtılacak. İmamoğlu açısından, CHP liderliğine aday olmak sonuçları itibariyle riskli bir karar…
İMAMOĞLU – ÖZEL İTTİFAKI: İmamoğlu’nun değişimin fiili lideri olduğu, ancak İBB’yi teslim etmemek adına CHP’nin genel başkanlığını Özel’in üstleneceği bu senaryo sıklıkla dillendiriliyor. AK Parti’nin kuruluş yıllarındaki Erdoğan – Gül formülünü andırıyor.
Ancak Özel’in adaylığı İmamoğlu’nun bizzat sahaya çıkması ve aday olmasıyla aynı sonucu vermeyebilir. Özel’in iyi bir ikinci adam olduğuna kuşku yok. Ne var ki… Birinci adam olmak için İmamoğlu’nun desteğine ihtiyacı var…”