Sevgili okurlarım, merhaba.
Sizlerin de hatırlayacağı üzere, bir önceki yazımda Kemal Bey’in hayatını konu edinen ‘’Bir Karşıyaka Beyefendisi AHMET KEMAL BAYSAK’’ adlı kitabı anlatmaya çalışmıştım. Sayın Baysal’ın her şeyin üstünde yer alan kişiliğinden kısaca bahsetmiştim.
Bu yeni yazımda da, kendisinin çocukluk, çalışma, siyasi dönemi ve fahri başkonsolosluk görevi başta olmak üzere hayatının farklı kesitlerine değinmek istiyorum.
Saygıdeğer Kemal Bey, 31 Ocak 1933 tarihinde İzmir’in Karşıyaka ilçesinde doğdu. Büyük dedeleri, 1878 yılında Bosna Hersek’ten İzmir’in Karşıyaka ilçesine göç etti. Kendisi bu durumu şöyle ifade etmiştir: ‘’Karşıyaka’da dördüncü kuşağız.’’
Çocukluğu, İzmir’in Karşıyaka ve Çiğli ilçelerinin tarihine ışık tutmaktadır. Annesi Halime Hanım’ın babası Mehmet Bey, Çiğli’nin Boşnak Köyü’ndendir. Kardeşleri ile birlikte burada nice güzel anılar biriktiren Kemal Bey, Bosna Hersek’te doğmadı. Buna rağmen, sadece Bosna’yı değil bütün Balkan hatta bütün Türk dünyasını vatanı, bu coğrafyada yaşayan herkesi kendi canından bir parça olarak gördü. Dedesinin anlattığı hikâyeleri, birlikte geçirdiği zamanları, sözlerini ezbere bildiği sevdalinkaları hayatı boyunca unutmadı.
Karşıyaka’da sahil banyolarının olduğu yıllarda yüzmeyi öğrenen Kemal Bey, İzmir’in bu güzide ilçesinin Bostanlı ve Şemikler Mahallesi’nin köy gibi olduğu yıllardan bugünkü kimliğine kavuşmasına tanıktır. Karşıyaka Belediyesi Başkanlığı görevinde ise, ilklere imza atarak bu gelişime katkıda bulundu. O’nun belediye başkanlığı döneminde başladı, Karşıyaka’da insanlar yaşarken adlarını yaşatma kültürü.
Köy yaşantısının bütün zorluğunu ve üretmenin önemini bilen Kemal Bey, ailesinin geçmişine hep önem verdi. Onların her şeyi ile daha çok küçük yaşlardan itibaren yakından ilgilendi. Babası maliye memuru Abdullah Bey, Bostanlı’da ‘’Boşnak Abdullah’’ olarak tanınan, herkesin derdine derman olan, her kesim tarafından sözü dinlenen birisidir. Babasının izinden giden Kemal Bey, onun vefatının ardından ailenin artık hem abisi hem babasıdır. Bu liderliği, hayatının son anına kadar sürdürdü. Bugün de Baysak ailesinin bireyleri olmak üzere birçok kişinin kutup yıldızıdır.
Babasının, kendisini yaz tatillerinde çalışma hayatı ile tanıştırmasını fırsata çevirmesini bildi. Dökümhane ve makine atölyesinde çıraklığa başladığında, henüz 12 yaşındaydı. Bu dönemiyle hayatı değişen Baysak, Mithatpaşa Erkek Sanat Enstitüsü’nden 1951 yılında metal işleri bölümünden mezun oldu.
Üç yıl sonra da sadece İzmir değil ülke sanayisine de yön veren, yüzlerce kişinin hem işyeri hem de evi olan Terbay’ı kadim dostu ve eniştesi olan Cemal Tercan ile birlikte kurdu. Daha sonraki yıllarda kardeşleri Salih Şükrü ve Şükrü Beyler de ortak oldu. Ve Terbay, diğer kuruluşları ile de iş dünyasında varlığını sürdürüyor.
Bir iş insanı olan Kemal Bey’in sanayi dünyasındaki varlığı ve birçok kişiye rehber olan çalışmaları başlı başına bir yazı konusu. O nedenle bu alana dair son sözlerimi, Terbay’ın bütün çalışanları için bir hayat okulu ve Kemal beyin de bir patron değil de babacan kişiliğiyle bir mesai arkadaşı olduğunu belirterek sonlandırıyorum.
Sevgili okurlarım, yazımın son kısmında ise Kemal beyin, beni en çok etkileyen yönlerine yer vermek istiyorum. Kemal Bey, 1994-99 yıllarında DYP’den Karşıyaka Belediye Başkanı seçildi. Görevi boyunca, maaşını almadı. İş yerini kapatmadı. Siyasi görüşü ne olursa olsun herkesle iyi bir iletişim kurdu. Ve aynı düşünceyle hizmet etti. Görevini bıraktıktan sonra da diğer belediye başkanlarının çalışmalarına destek oldu. Karşıyaka bayrağını, hiçbir zaman elden düşürmedi. Adımı attığı her yere Karşıya sevgisini de beraberinde taşıdı.
Bosna’da yaşanan Sırp soykırımında bütün soydaşlarımıza can simidi oldu. Karşıyaka olmak üzere diğer bölgelere gelen Boşnakların bütün ihtiyaçlarını kendisi karşıladı. Onlara yeni bir hayat sunan, kendi evinde kendi çocuğu gibi bakan Baysak, bugün de Balkan dünyasında bilge lider Aliya İzzetbegoviç gibi itibar görmektedir. İnsan sevgisiyle, bu zorlu süreci geride bırakmayı başaran Baysak, sonsuze dek ‘’Boşnakları’n Schinder’’i olarak kalacaktır.
Avrupa’nın dört yıl boyunca görmek istemediği soykırımı, neredeyse tek başına bütün dünyaya anlattı. Bosna’nın sesi olan kültürel ve sanatsal etkinliklere destek oldu. Çoğunu kendisi başlattı. Karşıyaka ve diğer birçok şehrimiz Bosna Herkes’in şehirleriyle Kemal beyin üstün gayreti sayesinde kardeş oldu. Ülkemizden birçok iş adamı, gazeteci ve siyasi isim Baysak’ın yıllardır sürdürdüğü Bosna Herkes gezilerine katıldı. Sayın Baysak, bölgeye yatırımların yapılması için önder oldu. Gençlere eğitim ve iş fırsatı sağladı. Ve en önemlisi de onların en yakın arkadaşı oldu.
Dünyada bir ilki gerçekleştirerek Bosna Hersek’in önce fahri konsolosu daha sonra da fahri başkonsolosu oldu. Atatürk’ün başlatmış olduğu Balkan Festivali’ni yaşatmak için çabaladı. Karşıyaka’da, 23 Nisan Ulusal ve Egemenlik Bayramı’nda farklı yerden çocukları en güzel şekilde ağırladı. Nefes aldığı sürece Karşıyaka’yı, İzmir’i kısacası ülkemizi bir devlet adamı olarak layığı ile temsil etti.
Sayın Ahmet Kemal Baysak, Karşıyaka’ya ve Balkanlar’a bir ömür adadı. Sanayi dünyasına sayısız katkı sundu. Sanatsal ve kültürel etkinliklere büyük bir önem verdi. Gençlerin en büyük destekçisiydi. Bütün görüş ve inançlara hoşgörüyle yaklaştı. Onca yoğunluğunun arasında çevresindeki herkesle yakından ilgilendi.
Aile bireylerinin ve akrabalarının özel günlerini hiçbir zaman unutmadı. Doğa sevdalısıydı. Sporcu bir kişiliği de sahipti. Her işi en ince ayrıntısıyla düşündü. Hiçbir ayrım gözetmeden her insanı aynı ölçüde sevdi. Daha sayamadığım nice eşsiz erdemleriyle iyi ki vardı saygıdeğer Baysak. İyi ki geçti bu topraklardan… Fikir ve düşünceleriyle yaşamına dokunduğu ve kendisini tanıyacak olan yeni nesillere de ışık olmaya devam edecek…