Sevgili okurlarım, merhaba.
Yepyeni bir yazı ile karşınızdayım. Bu yeni yazımda, kalemim yettiğince sizlere gazeteci Saadet Tuğray Erciyas’ın geçtiğimiz aylarda yayınlanan ‘’Bir Karşıyaka Beyefendisi AHMET KEMAL BAYSAK’’ adlı kitabını anlatmaya çalışacağım.
Öncelikle, kalemim yettiğince sözünü bir klişe olarak kullanmadığımı belirtmek istiyorum. Çünkü Sayın Baysak gibi bir kişiliğin hayatını konu edinen kitap, bir yazıya sığmaz. Tıpkı, Kemal Bey’in herkese örnek olan yaşamının da sığmadığı gibi.
Kitaba dair düşüncelerime geçmeden önce, Sayın Ercyas’ın vefa, emek ve özveri dolu eseriyle nasıl buluştuğumu sizlere anlatmak istiyorum. Saygıdeğer Baysak; yaşamı boyunca kendisini ziyaret eden birçok kişiye, her köşesinde silinmez izler bıraktığı İzmir ve Karşıyaka’yı anlatan kitapları hediye eden bir değer.
Kemal Bey’in bu ince davranışına tanık olan şanslı dostları gibi, ben de kendimi şanslı hissediyorum. Unutulmaz anıların yer aldığı kitap, bana da bu incelikle hediye edildi. Hem de böylesine değerli bir eserde yer alma onurunu ve mutluluğunu yaşayan sevgili arkadaşım Feruz Bozaslan tarafından. Bunun için kendisine ne kadar teşekkür etsem hep yetersiz kalacak.
Sevgili Feruz, değerli büyüğümüz Baysak gibi doğup büyüdüğü topraklar olan Karşıyaka’ya hizmet etmeyi kendine görev edinen bir isim. Kendisine ne mutlu ki, herkesin saygısını ve takdirini kazanan bu tutumunu küçük yaşlarda kazanmış. Kendisi 1994 yılında Cumhuriyet İlkokulu’nun öğrencisidir. Kemal Bey de Karşıyaka Belediye Başkanı’dır. Sayın Baysak, okulu ziyaret ettiği sırada, bir defterin satırlarına şunları yazar : ‘’ Değerli öğrenci FERUZ BOZASLAN’A başarı dileklerimle’’…
Kemal Beyin imzasını taşıyan bu çok özel satırlar, öğrenci Feruz tarafından özenle saklanır. Sayın Baysak’ın karşısına 9 Eylül 2019 tarihinde karşısına çıkar. 25 yıl aradan sonra, İzmir’in kurtuluş günü gibi tarihi bir günde gerçekleşen büyük buluşma her iki Karşıyakalıyı da mutlu eder. Tıpkı, 94 yılındaki görüşme gibi.
O gün, Sayın Baysak’ın karşısında öğrencilik ruhunu kaybetmeyen bir Karşıyaka Belediyesi çalışanı vardır. Hayatında önemli bir yeri olan satırları, vefasıyla ölümsüzleşmiştir. Sevgili Feruz’un Kemal beye takdimi; Karşıyaka’nın arşividir, insanı değerli kılan bir jesttir, geçmişine ve köklerine sahip çıkıştır.
Bu gibi anlamlar taşıdığını herkesten çok daha iyi bilen Kemal Bey’in çalışma masasının üzerinde yerinde almıştır. Bu özel bilgiyi, Sayın Erciyas’ın büyük bir merak ve keyifle okuduğum, okurken sorgulatan ve düşünce dünyamı zenginleştiren kitabı sayesinde öğrendim. Her iki Karşıyaka sevdalısının hayata bakış açısı, kitabın genel bir özetidir de aslında.
Kemal Bey, hayatının her anında karşısında kim olursa olsun herkese eşit bir şekilde sevgi ve saygı gösteren ender insanlardan birisidir. Hiç kimseyi kırmayan, herkese anlayışlı, gülümseyen ve güven veren gözlerle bakan, hiçbir ayrım gözetmeden kim zorda ise ona yardım elini karşılıksız uzatan ulu bir çınardır. Kapısını çalan herkesle; sanki kendi ailesinden biriymiş ya da akrabasıymış gibi ilgilenen, onları da ev halkından biri olarak gören ve onların çok daha iyi koşulda yaşaması için bütün olanaklarını seferber eden, hatta imkânsızı olanaklı kılan bir insanlık abidesidir.
Yediden yetmişe herkese hayatına dokunan pek kıymetli Baysak’ın, kendisini tanıyıp tanımayan herkes de derin bir sevgi ve uyandıran adeta insanüstü özellikleri kendisini hayatı boyunca sahip olduğu makam ve unvanların çok üzerinde bir yere taşımıştır. Kimi için bir baba, kimi için bir abi, kimi için bir amca, kimi içinse dost olmuştur. İlk defa gördüğü birisi için bile…