KUZEYEGEHABER-Ülkemizde sözlerine önem vermemiz gereken insanlar arasında özellikle de bilim insanları var. Bu insanlar arasında en önemli isimlerden biri olan Prof. Dr. Celâl Şengör’ü bugün daha iyi tanımaya çalışacağız. Tam adı Ali Mehmet Celâl Şengör olan ünlü jeolog, tüm dünya tarafından kabul görmüş çalışmalarıyla sayısız ödül almış bir isim. Televizyon programlarında da sık sık gördüğümüz Prof. Dr. Celâl Şengör, hayatını bilime adamış biri.
Peki tonton dede görünüşünün altında böylesine yoğun bir bilgi birikimine sahip, kendi alanı jeolojide dünyanın sayılı birkaç ismi arasında yer alan Celâl Şengör’ü ne kadar dinliyoruz? Yıllardan beri bizi depremlere karşı uyaran Şengör’ü ve onun gibi bilim insanlarını daha fazla önemsemeliyiz.
Prof. Dr. Celâl Şengör, uzun yıllardan beri depremlere karşı bizi uyarıyor.
Prof. Dr. Celâl Şengör, 99 depreminin ardından İstanbul depreminden bahsediyor. Günümüzde hala bu depremi yaşamadık ancak durumun ne kadar ciddi olduğu o gün söylendiği gibi bugün de Şengör gibi bilim insanları tarafından söyleniyor.
Ancak ne yazık ki bu açıklamaları bu zamana kadar çok da fazla dinlenilmedi. Bugünden sonra da ne kadarı dinlenir bilmiyoruz.
Celâl Şengör, sadece depremden depreme gördüğümüz bir isim değil. Özellikle İlber Ortaylı ve Fatih Altaylı üçlüsünün katıldığı Teke Tek programıyla önemli bilgi yayınları yapıyorlar.
Jeoloji profesörü Celâl Şengör, kendi alanının dışında da çok geniş bir bilgi havuzuna sahip. İlber Ortaylı ile birlikte katıldığı Teke Tek programında Türk halkının genel kültür seviyesini yükseltme konusunda çok önemli bilgileri bizlerle paylaşıyor. Bazen ne konuştukları hakkında fikir sahibi olamasak bile önemli bir konu olduğunu fark edip kendimizi araştırırken bulabiliyoruz.
Şengör, aynı zamanda hayatta her şeyi deneyimlemek isteyen meraklı bir kaşif…
Celâl Şengör’ün biyografisinden de aşağıda bahsedeceğiz ancak bu kadar başarılı bir bilim insanı olmasının ardında yatan şey aslında merakı. Hayvan dışkısı hatta kendi dışkısını bile yiyip bu deneyimlerini insanlarla paylaşacak kadar da meraklı bir isim.
Deprem ve jeoloji konusunda Türkiye’deki hatta dünyadaki birkaç kişiden biri olmasına rağmen Prof. Dr. Celâl Şengör deprem komisyonuna dahil edilmiyor.
Daha önce ülkemizde pek çok deprem gerçekleşti. Bu depremlerin ardından düzenlenen deprem toplantılarında Prof. Dr. Celâl Şengör’ün çağırılmadığı haberleri gördük. Bu sadece iktidar bazında değil İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 15 Şubat 2023’te gerçekleştirdiği Deprem Bilim Kurulu’nda da Celâl Şengör’ü göremedik. Şengör, daha öncesinde Elazığ depreminden sonra düzenlenen deprem toplantısına çağrılmadığı için bir Zoom bağlantısında durumu eleştirmişti.
Düşüncelerini saklamak yerine doğrudan söyleyen Şengör, bazen bu sebeple eleştirildi.
Verdiği tepkiler, konuşma şekli, hikaye anlatımı ve daha pek çok şeyle kendine özgü bir isim olan Celâl Şengör, genellikle söylediklerinin nereye gideceğini pek önemsemeden doğrudan söylüyor. Bu düşünceler doğru olsa dahi (çoğu zaman doğru) bazı insanları rahatsız ettiği durumlar olabiliyor. Bu sebeple de dönem dönem Şengör’e karşıt görüşler olabiliyor.
Bir öğrencisini taciz ettiğine dair açıklamalarıyla çok tepki toplamıştı.
Celâl Şengör, bir Zoom görüşmesi sırasında bir kız öğrenciyle ilgili açıklama yapmıştı. Yer alan videoda Şengör bir kız öğrenciye yaptığı cinsel tacizi açıklayan ifadelerde bulunmuştu. Bunun ardından İTÜ Rektörlüğü idari soruşturma başlattı ancak disiplin cezasına yer olmadığı sonucuna ulaşıldı. Prof. Dr. Celâl Şengör, “Neler Oluyor Hayatta” programında Hakan Ural’ın aktarmasıyla “Ben asla bunun bir cinsel taciz olduğunu düşünmüyorum. Asla bunda bir anormallik görmüyorum. Bana gösterilen tepkilerin birçoğunu da abartılı bulmuyorum.” demişti.
Prof. Dr. Celâl Şengör’ün hakkında çıkan bazı iddialar var. Bunlardan birinde Prof. Dr Ahmet Ercan, Celâl Şengör’ün uzmanlığı dışında konuştuğunu dile getirerek “Büyük deprem taraftarıdır. Bir gün bana ‘İstanbul’da yakışıklı deprem olsun, her tarafı yıksın da bu şehri yeniden yapalım’ dedi” ifadelerini kullandı.
Ayrıca Şengör’ün fay hatlarının sayısı hakkında yalan söylediği, bilimsel çalışmaları engelleyerek kendi yaptığı sistemi devam ettirdiği gibi söylentiler de yer alıyor. Ancak bunların bir iddia olduğunu aktaralım.
Biraz da biyografisine bakalım. (Şimdiden söylüyoruz, uzun bir biyografi sizleri bekliyor.)
Celâl Şengör’ün hayatı tam anlamıyla başarılarla dolu. Liseye kadar eğitim – öğretim hayatında sorun yaşayan Şengör, sonrasında tüm dünyaya açılan bir eğitim ve kariyer yolculuğuna çıkıyor.
Prof. Dr. Celâl Şengör, zengin bir ailenin çocuğu olarak 24 Mart 1955’te İstanbul’da dünyaya geldi.
1973 yılında Robert Koleji’nden mezun olan Şengör, 1978 yılında ise State University of New York at Albany’de jeoloji bölümünü bitirdi. Sonrasında ise aynı üniversiteden 1979 yılında yüksek lisans bitirip yine aynı üniversiteden 1982’de doktora yaptı. Tüm bunlar olurken 1981 yılında Celâl Şengör’ün İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) macerası başladı. İTÜ Maden Fakültesi Genel Jeoloji Kürsüsü’ne asistan olarak atanan Şengör, 1984 yılında Londra Jeoloji Cemiyeti’nin Başkanlık Ödülü’nü alırken 1986 yılında İTÜ Maden Fakültesi Genel Jeoloji Anabilim dalında doçent oldu. Şengör, yine 1986 yılında TÜBİTAK Bilim Ödülü’nü aldı.
Şengör, dünyaya çapında bir kariyere sahip.
Hayatının büyük bir bölümünü bilime adayan Şengör, 1988 yılına gelindiğinde Neuchâtel Üniversitesi Fen Fakültesi’nde şeref bilim doktoru payesi aldı. O zamana kadar hiç Türk üyesi bulunmayan Academia Europaea’ya 1990 yılında kabul edilen Şengör, aynı yıl Avusturya Jeoloji Servisi muhabir üyesi oldu. Tarihler 1991’e geldiğinde ise Kültür Bakanlığı tarafından “Bilgi Çağı Ödülü”nü kazandı.
1992 yılında İTÜ Maden Fakültesi Genel Jeoloji Anabilim Dalı’nda profesörlüğe yükseltildi. 1993’te Türkiye Bilimler Akademisi’nin en genç kurucu üyesi olan Şengör, aynı yıl TÜBİTAK Bilim Kurulu üyesi de oldu.
1994 yılında Rusya Doğa Bilimleri Akademisi üyeliğine seçildi.
Yine bu yıl içerisinde Fransız ve Amerikan jeoloji dernekleri şeref üyeliğine seçilen Şengör, Fransız Fizik Cemiyeti ve École Normale Supérieure vakfından “Rammal Madalyası” ile ödüllendirildi. 1997’de ise Fransız Bilimler Akademisi tarafından yer bilimleri konusunda saygın bir ödül olan “Lutaud Ödülü” verildi.
Önemli üniversitelerde ders vermeye başladı.
Sonrasında ise dünyanın önemli üniversitelerinde konuk profesör olarak ders vermeye başladı. 1998 yılında Collège de France’ta konuk profesör olarak ders vermeye başlayan Şengör, bu dönemde “XIX. yüzyılda tektoniğin gelişmesine Fransız jeologların katkısı” başlıklı bir konferans düzenledi. Bu konferansın ardından 28 Mayıs 1998’de Collège de France madalyasını aldı. 1999 yılında Londra Jeoloji Cemiyeti, Prof. Dr. Celâl Şengör’e Bigsby madalyasını verdi.
Ayrıca Şengör, Oxford Üniversitesi, California Institute of Technology ve Salzburg Lodron-Paris Üniversitesinde misafir profesörlük yaptı.
2000 yılında ABD Ulusal Bilimler Akademisi yabancı üyeliğine seçilen ilk Türk oldu.
Bunun dışında 2013 yılında Leopoldina Doğa Araştırıcıları Akademisi üyeliğine seçilen Prof. Dr. Celâl Şengör’ün daha burada sayamadığımız pek çok başarısı bulunuyor.
Celâl Şengör’ün akademik yayımları da saymakla bitmiyor.
Şengör, jeoloji ve tektonik konularına odaklanan 6 kitap, 175 bilimsel makale, 137 tebliğ özeti yayımladı. Bununla birlikte pek çok popüler bilim makalesi ve tarih, felsefe gibi alanlarla ilgili 2 kitap daha yayımlayan Prof. Dr. Şengör’ün 300’e yakın deneme yazısı bulunuyor.
Şengör; bize bilimi, tarihi sevdiren değerli bir bilim insanı. Başta deprem konusu olmak üzere söylediği şeylerin yöneticiler tarafından ele alınıp konuşulması gerekiyor…
Webtekno