KUZEYEGEHABER-Türkiye İşçi Partisi İzmir İl Başkanı Kenan Yılmaz geçtiğimiz günlerde meydana gelen Buca merkezli İzmir depremine ilişkin açıklamada bulundu.
Yılmaz, büyük İzmir depreminde 122 okulda yıkım kararı olmasına rağmen sadece 17 okulun tamamlandığına da dikkat çekerek, “İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Valilik bir an önce gerekli tedbirleri almalı. Eğitim öğretim koşullarını tüm öğrenciler için adil ve güvenli okul binalarında hizmet vermeye hazır hale getirmelidir” ifadelerini kullandı.
‘SADECE 17 OKUL’
Yılmaz, “2 yıl önce yaşadığımız depremin ardından şehrimizde birçok binaya yıkım kararı verildi. Bununla birlikte İzmir Valiliği’nin Eğitim Öğretim yılı açılışında yapmış olduğu açıklamalardan edindiğimiz bilgilere göre, toplam 122 okulda yıkım kararı var. Geçen iki yıla rağmen bu 122 okuldan sadece 17 okul tamamlandı. Deprem sonrası güçlendirme çalışması yapılması gereken 16 okuldan yalnızca 3 okulun güçlendirmesi tamamlandı.
Diğer 13 okulun Eylül ve Aralık ayında güçlendirme çalışmalarının tamamlanacağı bilgisi verildi. Bütün bu ağırdan almaları düşününce, hali hazırda eğitim-öğretime devam eden okulların güvenliği de kaygı yaratıyor. Valiliğin, yıkım kararlı 122 binanın, 105 tanesinin neden tamamlanmadığı ve o okullardaki öğrencilerin nasıl öğretim gördüğü konusunda tatmin edici bir açıklaması bulunmamaktadır.
Biliyoruz ki yıkım nedeni ile birleştirilen okulların fiziki şartları ve derslik sayıları mevcut öğrenci nüfusunu karşılayamamaktadır. Birçok okul ikili eğitime geçmiş ve sabahın kör karanlığında okula giden ve akşamın kör karanlığında evine dönen çocuklarımız, gelişim sürecinde onarılması güç hasar almaktadır” ifadelerini kullandı.
‘CİDDİ ADALETSİZLİK’
“Orantısız bir şekilde imam hatiplere dönüştürülen mevcut okullarımız genel lise ve ortaokullarda eğitim almak isteyen öğrencilerimizi 45 kişilik sınıflarda, kütüphanesiz, laboratuvarsız, atölyesiz eğitim almak zorunda bırakırken, imam hatiplerdeki öğrenciler çoğunlukla derslik sıkıntısı çekmeden, donatılmış ve 15-20 kişilik sınıflarda eğitim görmeye devam etmektedirler” açıklamasında bulunan Yılmaz, “Bu durum eğitimde ciddi bir adaletsizlik yaratmaktadır.
Bir çok öğrenci evine yakın çevrede bir okula yerleşemediği için, okullarına toplu taşıma ve servisle ulaşmak zorunda bırakılmıştır. Yaşanan gelir adaletsizliği ve krizden en çok etkilenen kesimi oluşturan çocuklarımız, okula sadece gidip gelmek ve beslenmek için ortalama asgari 1.500 lira gibi bir maliyetle karşı karşıyadır” dedi.
‘ENGELLENİYOR’
Yılmaz açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:
“Asgari ücretli iki çocuklu bir ailenin bu şartlarda parasız, zorunlu anayasal hak olan eğitimden faydalanması engellenmektedir. Başta ekonomik koşullar olmakla birlikte, okullara güvenini yitirmiş bir öğrenci topluluğu, çareyi açık liselere geçip, ailenin eğitim maliyetini azaltma kaygısı taşımaktadır.
Hatta asgari ücretin yüzde 30’una karşılık gelen bin 650 lira gibi bir paraya, haftanın 5 günü işletmede çalışarak aile bütçesine katkı koymaya çalışan lise öğrencileri, MESEM gibi okullar aracılığı ile işletmelerde çocuk işçi olarak kullanılmaktadır.
Yaşanan 4.9′ luk depremin ardından ilimizde bazı okullarda kolon hasarları oluştuğu bilgisi bulunmaktadır. Öğrencilerimizin çoğu, yaşanan depremin paniği ile geceyi dışarda geçirerek uykusuz ve güvensiz binalarda eğitim gördüğü kaygısı ile bugün okullarına gitmiştir. Valiliğin bu durumu öngörerek gerekli tedbirleri alması ve okullara 1 gün ara vermesi gerekirken konunun üstünden atlaması kabul edilemez.
İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Valilik bir an önce gerekli tedbirleri almalı. Eğitim öğretim koşullarını tüm öğrenciler için adil ve güvenli okul binalarında hizmet vermeye hazır hale getirmelidir…”