KUZEYEGEHABER-Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Gıda Mühendisleri Odası bir basın açıklaması yaparak okul gıdası yönetmeliğinin yürürlüğe girmesi; okul kantin ve yemekhanelerinin gıda güvenliğine ve beslenme ilkelerine uygun satış yapması konusunda uyarıda bulundu.
‘YÜRÜRLÜĞE GİRSİN…’
Açıklamada, “Çocukların güvenli olduğu kadar besleyici özelliği olan gıdaları tüketebilmesi amacı ile Milli Eğitim Bakanlığı`na bağlı resmi ve özel okul/ kurumların bünyesinde faaliyet gösteren; kantin, kafeterya, yemekhane, büfe, çay ocağı gibi gıda işletmelerinde doğrudan öğrenciye satışa/ tüketime sunulacak olan hazır ambalajlı gıdaların okul gıdası onay şartlarını ve bu gıdalarda kullanılacak okul gıdası logosuna ilişkin hususları belirleyen Okul Gıdası Hakkında Tebliğ 22.10.2020 tarihli ve 31282 sayılı Resmi Gazete de yayınlanmıştı.
Fakat bunun hayata geçmesini sağlayacak olan “Okul Gıdası onayı ve logosuna” dair yönetmelik bu hafta yayınlanan resmi gazete duyurusu ile birlikte hiç bir gerekçe gösterilmeden 2023 yılı sonuna ertelenmiştir. Çocukların tüketim alışkanlıklarını değiştirecek ve daha besleyici ürünlere yönelmesini sağlayacak bu uygulamanın ertelenmesinin çocukları düşünülerek yapılmadığı aşikardır.
Bakanlığın yönetmeliğin kendisinde bile STK olarak sadece ticari firmaları muhatap alan anlayışı yine burada da devam etmiş ve ticari firmaların görüşleri ve çıkarları doğrultusunda bu kararlar alınmıştır. Çocuklarımızın geleceği için bir an önce okul gıdası yönetmeliğinin yürürlüğe girmesi okul kantin ve yemekhanelerinin gıda güvenliğine ve beslenme ilkelerine uygun satış yapması sağlanmalıdır” denildi.
‘DEVLETİN SORUMLULUĞUNDA…’
“Gıda güvenliği sadece gıdanın değil gıda ile temas eden madde ve malzemelerin de güvenilir olmasını gerektirir” ifadeleri kullanılan açıklamada, “Gıda ambalajları, hem gıda ile temasa uygunluk açısından hem de tüketici gruplarının tüketim sırasında zarar görme risklerini önleyecek şekilde mevzuata uygun olmalıdır. Tüketiciye arz edilen ürünlerin etiket bilgileri arasında uyarıcı bilgilerin bulunması, hassas tüketici gruplarına uygun ambalaj kullanılması, doğru ve anlaşılır etiket bilgilerinin gıda etiketlerinde yer alması gerekmektedir.
Gıda enflasyonunda Avrupa birincisi, Dünyada ise dördüncü olduğumuz bu dönemde çocukların günlük haçlıkları ile güvenilir gıdaya erişmeleri sağlanamayacaktır. Fiyatların bu kadar yüksek olduğu bir dönemde taklit ve tağşiş ürünler artacak, bu tür firmalar da daha çok çocukları hedef alacaktır. Çocuklarımızı güvenli ve kaliteli gıdaya ulaştırmak en önce devletin sorumluluğundadır. Merdiven altı işletmelerin ürettiği ve Türk Gıda Kodeksine aykırı ürünlerin okullara girişini engellemek için yeterli düzeyde denetleme yapılması sağlanmalıdır” denildi.
‘DENETİM YAPILMASI GEREKİR…’
Açıklamada, “Çocuklar ve ergenlik dönemi gençler, günlük 2-4 porsiyon süt ve ürünlerini tüketmelidir. Çocuklarımıza en azından okullarda daha önceki yıllarda olduğu gibi ücretsiz süt dağıtımı yapılarak beslenme süreçlerine devlet olarak katkı yapılmalıdır. Bugünün eksik beslenen çocukları gelecekte fiziksel ve mental olarak geri kalmış bir neslin ortaya çıkmasına neden olacaktır. Geleceğimiz olan çocukların sağlıklı beslenmesi sosyal devlet olmanın gereğidir.
Tarım ve Orman Bakanlığı`ndan gıda üreticilerine, kantin işletmecisinden okul idarecilerine kadar herkes yasal olarak sorumludur. Önümüzdeki süreçte hem okullarda hem de diğer tüm tüketim alanlarında yaşanabilecek gıda kaynaklı zehirlenmeleri önlemek için; Kağıt üzerinde değil uygulamada etkin ve yeterli denetim yapılması gerekmektedir.
Bu sebeple ilk olarak gıda kontrol görevlilerinin sayısı fazlalaştırılmalı, Tarım ve Orman Bakanlığı`nda gıda mühendislerinin istihdamı artırılmalıdır. Denetimlerin öneminin yanı sıra tüketicilerin bu konuda bilinçlendirilmesi de gerekmektedir. Bu konuda okul yönetimine, öğretmenlerimize, velilere, okul aile birliklerine ve bilinç düzeyi bu konuyu anlayabilecek yaştaki öğrencilere iş düşmektedir” ifadesinde bulunuldu…