Ana sayfa » Güncel » Enflasyon Yüzde 80, Faiz Yüzde 13, Ekonomistlerden Tepki: “Delilik Bu!…”

Enflasyon Yüzde 80, Faiz Yüzde 13, Ekonomistlerden Tepki: “Delilik Bu!…”

Yazar: Erdinç Şahin
0 yorum

KUZEYEGEHABER-Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ekonomistlerce altı hiçbir şekilde doldurulamayan ‘düşük faiz’ planına geri döndü.

Kurum, ters köşe yaparak piyasaların sabit bırakılmasını beklediği politika faizini yüzde 14’ten yüzde 13’e indirdi.

Eylül 2021’de başlayıp dört ay süren indirim rallisinden sonra Merkez Bankası, artan döviz kuru ve beraberinde gelen yüksek enflasyon nedeniyle faizi uzunca bir süre sabit bırakmıştı.

Ralliden önce 8,30 dolaylarında bulunan dolar/TL, 17-18 seviyelerine kadar çıkıp burada tutunmuştu. Uzmanlar, Türk lirasının değer kazanması için faiz artırımına gidilmesi gerektiğini savunuyor.

EKONOMİSTLER NE DEDİ?…

Kararın ardından ekonomistler, sosyal medya hesaplarında birtakım eleştiriler yönelttiler.

Uğur Gürses: “Kör gözüm parmağına… Halkı yoksullaştıracak kararları sonuçlarını bilerek alanlar suç işliyor.”

Selçuk Geçer: “Dolar 20, hayırlı olsun.”

İris Cibre: “100 bps faiz indirdik, inanamıyorum.”

Ozan Bingöl: “Bugünkü faiz indirimi bir kez daha gösterdi ki; Merkez Bankası yöneticileri enflasyonla mücadele etmiyor, koltukta kalma mücadelesi veriyorlar.”

Mahfi Eğilmez: “Merkez Bankamızı kutluyorum. Dosta düşmana para politikasının nasıl yönetileceğini gösteriyor. Yalnız 100 puan az oldu, 300 olmalıydı.”

Durmuş Yılmaz: “MB var olan derin yoksulluğu daha da derinleştirmek için teammüden bir adım attı bugün.”

Hayri Kozanoğlu: “Kimse iktisadi bir yorum yapmamızı beklemesin! Sadece iç politika malzemesi olarak, ‘dünyaya meydan okuyan delikanlı lider’ diye sunulmaya elverişli bir durum çıktı o kadar.”

Yalçın Karatepe: “Kur korumalı mevduatta (KKM) Merkez Bankası faizi + 3 puan uygulanıyor. Bugünkü faiz indirimi ile birlikte bankaların KKM maliyeti, yenilenen hesaplar için düşmüş olacak.”

SİYASİLER TEPKİLİ!..

Muhalif siyasetçiler de faiz indirimi kararına sert tepki gösterdiler.

CHP Hatay Milletvekili Serkan Topal: “Merkez Bankası’nın faiz oranını yüzde 14’ten yüzde 13’e indirmesiyle birlikte dolar 18 lirayı geçti. Doların artmasıyla başta konut sektörü olmak üzere A’dan Z’ye her şeye zam geliyor, sonra da sağı solu suçluyorlar.”

‘BİLEREK BİR PUAN DÜŞÜRDÜLER…’

Demokrat Parti Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt: “İddia ederek duyuruyorum, bütün ülkenin dikkatine. Faizleri bilinçli olarak 1 puan düşürdüler. Böylece doları yukarıya çekecekler ve kaynağı belirsiz dolarlarla, kendi dolarlarını yüksekten satacaklar. Halay ekibini de hazır tutuyorlar ki, faiz ve dolar düştü diye halay çekecekler.”

KARARDA NELER VAR?…

Para Politikası Kurulu’nun özeti şu şekilde:

“Jeopolitik risklerin dünya genelinde iktisadi faaliyet üzerindeki zayıflatıcı etkisi artarak sürmektedir. Önümüzdeki döneme ilişkin küresel büyüme tahminleri aşağı yönlü güncellenmeye devam etmekte ve resesyonun kaçınılmaz bir risk faktörü olduğu değerlendirmeleri yaygınlaşmaktadır.

Türkiye’nin geliştirdiği stratejik nitelikte çözüm araçları sayesinde temel gıda başta olmak üzere bazı sektörlerdeki arz kısıtlarının olumsuz etkileri azaltılmış olsa da uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının artış eğilimi sürmektedir. Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir.

Bununla birlikte, gelişmiş ülke merkez bankaları artan enerji fiyatları ve arz-talep uyumsuzluğu ile işgücü piyasalarındaki katılıklara bağlı olarak enflasyonda görülen yükselişin beklenenden uzun sürebileceğini vurgulamaktadırlar. Ülkeler arasında farklılaşan iktisadi görünüme bağlı olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikası adım ve iletişimlerinde ayrışma devam etmektedir. Finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik merkez bankaları tarafından geliştirilen yeni destekleyici uygulama ve araçlarla çözüm üretme gayretlerinin sürdüğü gözlenmektedir.

Yılın başındaki güçlü büyüme dış talebin de olumlu etkisiyle ikinci çeyrekte de sürmüştür. İstihdam kazanımları benzer ekonomilere göre daha olumlu seyretmektedir. Özellikle istihdam artışına katkı veren sektörler dikkate alındığında büyüme dinamiklerinin yapısal kazanımlarla desteklenmekte olduğu görülmektedir. Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bileşenlerin payı artarken, turizmin cari işlemler dengesine beklentileri aşan güçlü katkısı devam etmektedir.

Bunun yanında, enerji fiyatlarındaki yüksek seyir ve ana ihracat pazarlarının resesyona girme olasılığı cari denge üzerindeki riskleri canlı tutmaktadır. Cari işlemler dengesinin sürdürülebilir seviyelerde kalıcı hale gelmesi, fiyat istikrarı için önem arz etmektedir. Kredilerin büyüme hızı ve erişilen finansman kaynaklarının amacına uygun şekilde iktisadi faaliyet ile buluşması yakından takip edilmektedir. Ayrıca, son dönemde belirgin şekilde açılan politika-kredi faizi makasının parasal aktarımın etkinliğini azalttığı değerlendirilmektedir. Bu çerçevede kurul, makroihtiyati politika setini, parasal aktarım mekanizmasının etkinliğini destekleyecek araçlarla daha da güçlendirmeye karar vermiştir.

Enflasyonda gözlenen yükselişte; jeopolitik gelişmelerin yol açtığı enerji maliyeti artışlarının gecikmeli ve dolaylı etkileri, ekonomik temellerden uzak fiyatlama oluşumlarının etkileri, küresel enerji, gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki artışların oluşturduğu güçlü negatif arz şokları etkili olmaya devam etmektedir. Kurul, sürdürülebilir fiyat istikrarı ve finansal istikrarın güçlendirilmesi için atılan ve kararlılıkla uygulanan adımlar ile birlikte, küresel barış ortamının yeniden tesis edilmesiyle dezenflasyonist sürecin başlayacağını öngörmektedir.

Bununla birlikte, üçüncü çeyreğe ilişkin öncü göstergeler iktisadi faaliyette bir miktar ivme kaybına işaret etmektedir. Küresel büyümeye yönelik belirsizliklerin ve jeopolitik risklerin arttığı bir dönemde sanayi üretiminde yakalanan ivmenin ve istihdamdaki artış trendinin sürdürülmesi açısından finansal koşulların destekleyici olması önem arz etmektedir. Bu çerçevede Kurul, politika faizinin 100 baz puan düşürülmesine karar vermiş, mevcut görünüm altında güncellenen politika faiz düzeyinin yeterli olduğunu değerlendirmiştir.

Fiyat istikrarının sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması amacıyla TCMB’nin tüm politika araçlarında kalıcı ve güçlendirilmiş liralaşmayı teşvik eden geniş kapsamlı bir politika çerçevesi gözden geçirme süreci devam etmektedir. Değerlendirme süreçleri tamamlanan kredi, teminat ve likidite politika adımları para politikası aktarım mekanizmasının etkinliğinin güçlendirilmesi için kullanılmaya devam edilecektir.

TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları liralaşma stratejisi çerçevesinde kararlılıkla kullanmaya devam edecektir.

Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır.

Kurul, kararlarını şeffaf, öngörülebilir ve veri odaklı bir çerçevede almaya devam edecektir…”

İlginizi Çekebilecek Yazılar

Yorum Yap

* Bu formu kullanarak, verilerinizin bu web sitesi tarafından saklanmasını ve işlenmesini kabul etmiş olursunuz.

© 2015 – 2024 | Kuzeyegehaber.com