KUZEYEGEHABER-Asbest Söküm Uzmanları Derneği ve Ege İşçi Birliği imzası ile hazırlanan ve kamuoyuna duyurulan metinde Aliağa’daki Kılıçlar Gemi Gemi Söküm Tesisi’nde sökülen Gökhan Han isimli gemide bir asbest türü olan amosit maddesinin çıktığı kaydedilmişti.
Gökhan Han gemisinde çalışan işçilerin kendilerine geldiğini ve sonrasında ise Asbest Söküm Uzmanları Derneği’nin çalışmaları sonrası gemide incelemeler yapıldığı belirtilen metinde, birçok iddiaya daha yer verilmişti.
Metnin açıklanmasının gemi söküm tesisindeki son durumu Ege İşçi Birliği’nden Serdar Gür ve Asbest Söküm Uzmanları Derneği Başkanı Mehmet Şeyhmus Ensari ile konuştuk.
‘GEMİNİN İSMİ KAPANDI..’
Ege İşçi Birliği’nden Serdar Gür, geminin asbest raporunu yayınladıktan sonra yaşananları şöyle anlattı: “Biz asbest envanter raporunu yayınladıktan sonra, Asbest Söküm Uzmanları Derneği ile beraber, hem Liman Başkanlığı’na hem de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na başvurduk. Liman Başkanlığı, asbest ölçümü yapılan labarotuvara limanda bu isimde bir geminin olmadığını söylemiş. Geminin kaydı olmasa bile gemi sökülmeye devam ediliyor.
Biz belgeyi yayınladıktan sonra geminin de ismi kapandı. Asbest envanter raporu yayınlandıktan zuat uygulanmaya başlamış. Sürecin ortasından itibaren bu yapması gereken adımları attılar, bunu da usülüne uygun davrandık demek için. Elimizde videolar da var ancak işçi arkadaşlar bu videoları çekerken işyeri kameraları da kendilerini çektiği için yayınlayamıyoruz. Görüntüler çok açık”.
‘TOZDAN ALİAĞA DA ETKİLENİYOR..’
Tehlikenin geçmediği gemide hala asbest tozu olabileceğini kaydeden Gür “Bu tozu işçiler soluyor, herhangi bir güvenlik önlemi yok, bu toz denize karışıyor. Bu asbest sadece işçileri değil tüm Aliağa’yı derinden etkiliyor. Hala çalışma devam ediyor. Asbest bazı bölgelerden temizlendi ama sonrasında yeni bir ölçüm yapılmadığı için son duruma dair bir bilgimiz yok.
Asbestin görünen kısmı değişti ama geminin genelinde başka noktalarda da olabilir. Bir daha test yapılarak asbestin sıfırlandığının ispatlanması lazım. Tehlike devam ediyor. Sorun toz halinde yutulması. Burada üretim bir an önce durmalı. Gerekli incelemeler yapılmalı. Burada ne Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın ne de Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın atmış olduğu bir adım yok” dedi.
‘SIRADA KARDEŞ GEMİSİ VAR..’
Aralarında TMMOB’tan mühendislerin ve TTB’den de hekimlerin olduğu bir bağımsız heyetin tesiste denetleme yapması gerektiğini belirten Gür “Gemi söküm 22 firma var 22 firmada da asbest sürekli olarak karşımıza çıkan bir sorun. Asbest genelde sızdırmazlık maddesi olarak vana gibi bölgelerde kullanılıyordu, bu sefer ki gemide duvar panellerinde, yaşam alanlarında kullanılmış, o yüzden bu daha yoğun bir asbest tehlikesi var.
Bu geminin kardeşi olan gemi hala bekliyor, o da sökülecek. O geminin ismini öğrenemedik, hangi şantiyede söküleceğini de
öğrenemedik. Ama bir yandan da bekliyor. Asbestle çalışmak bu maddenin eve kadar gitmesi demek sadece kendileri değil aileleri de tehlike altında. Asbest sökümü de bu konuda uzman olmayan işçilere söküldü” diye konuştu.
‘
TEHLİKE GEÇMİŞ DEĞİL..’
Asbest Söküm Uzmanları Derneği Başkanı Mehmet Şeyhmus Ensari de işçilerle yaptıkları görüşmeleri aktararak “Bugün yaptığımız görüşmelerde asbest içeren duvar panellerinin paketlenerek bertarafa gönderildiğini öğrendik ama asbest tozu gemininin her tarafına kontamine olmuş durumda. Tehlike devam ediyor. Geminin tehlikeli madde raporunun olduğunda da şüpheliyiz. Olsaydı eğer içindeki tehlikeli maddelerin cinsleri ve miktarları gemi gelirken belirtilir. Ve de geminin söküldüğü tesis AB yeterliliği bulunmadığını tesis.
Bizde ki rakamlara göre bu gemi söküm bölgesinde 22 tesisin sadece 8 tanesinin AB yeterliliği bulunuyor. Aliağa’ya sadece Avrupa’dan gemi gelmiyor, Rusya’dan da gemiler geliyor. Dolayısıyla burada bir denetimsizlik söz konusu. Bizim buradaki derdimiz geminin sökülmesi değil ama bu şekilde değil.
Orada işçilerin her birinin asbeste bağlı olarak akciğer zarı kanserine maruz kaldığından endişeliyiz. Oradaki işçiler biraz daha fazla yevmiye için ölüme koşuyorlar, bu işçileri kırklı yaşlarda kaybedebiliriz. Kuralına göre sökülmeyen asbest geri dönüştürülemeyen diğer maddelerle hafriyat döküm sahalarına, dolayısıyla yer altı sularına, Ege Denizine ve havaya karışarak bölge halkını tehdit ediyor” dedi…
Ege’de Sonsöz