KUZEYEGEHABER-TBB’deki başkanlık seçimini, iktidara yakınlığıyla bilinen Feyziyoğlu kaybederken yeni başkan Sağkan oldu.
Seçimi değerlendiren İzmir Barosu Başkanı Avukat Özkan Yücel, “TBB’de yapılan bu seçimi 2023’de yapılacak Türkiye seçiminin bir provası olarak görüyoruz. Birlikteyken başarabileceğimizi gösterdik.
İzmir’deki genel kurulumuzdan hemen sonra sıra Ankara’da demiştik. Ankara’da küçük tek adamı uzaklaştırdık, şimdi artık başka tek adamlarda” dedi.
Türkiye Barolar Birliği’nin (TBB) 36. Olağan Genel Kurulu sonuçlandı. Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan ile iktidara yakınlığıyla bilinen Metin Feyzioğlu’nun başkan adayı olduğu seçimin kazananı Sağkan oldu. Toplamda 348 delegenin oy kullandığı seçimde Sağkan 182 oy alırken Feyzioğlu ise 156 oyda kaldı.
Temmuz ayında gerçekleşen İzmir Barosu Genel Kurulu’nda güven tazeleyen ve seçimin ardından “Sıra TBB’de” diyen İzmir Barosu Başkanı Avukat Özkan Yücel, TBB’de yaşanan değişimi değerlendirdi. Yücel, TBB’deki seçimin Türkiye’de 2023’de gerçekleşmesi beklenen Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimlerin bir provası olduğunu söyledi.
‘GÖNDERECEĞİMİZİ SÖYLEMİŞTİK..’
TBB başkanlık seçimini değerlendiren İzmir Barosu Başkanı Avukat Özkan Yücel, “Avukatlarımıza, yurttaşlarımıza, Türkiye’ye bir sözümü vardı; TBB’ye çöreklenmiş tek adam anlayışını göndereceğimizi söylemiştik. Bunu başarmış olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. TBB bu ülkenin en büyük hukuk kurumlarından biri, baroların ortak sesi olmak zorunda. Maalesef geçtiğimiz yıllarda bu anlayışı kaybetmiştik.
TBB, ülkede yaşanan tüm hukuksuzluklara, hak ihlallerine, demokrasinin gaspına yönelik bütün davranışlara, laiklik ve cumhuriyet değerlerine yönelik tüm saldırılara karşı sessizliği tercih etmiş ve iktidarın yanında yer almıştı. Bugünkü yönetim değişikliği; TBB’de bu sessizliğin ortadan kaldırılmasını, yeniden hukuk devletinin tesisini, yurttaşların hak arama özgürlüklerinin önündeki engellerin kaldırılması için mücadele edecek bir hukuk yapılanmasını gündeme taşıyor” diye konuştu.
‘ÇOKLU BAROYA KARŞI MÜCADELE..’
Önümüzdeki süreçte TBB’deki en önemli mücadele alanlarından birinin çoklu baroya yol açan değişikliklerin kaldırılması olacağı söyleyen Avukat Yücel, “İktidarın tüm bu değişiklikleri yapmaktaki amacı aslında Metin Feyzioğlu’nun yönetim anlayışını sürdürebilmekti. TBB’de bu tek adam anlayışını sürdürmeye gayret ettiler. Seçilen yeni yönetimin aslında böyle bir anlamı var. Avukatlar çoklu baroya, baroların bölünmesine ‘hayır’ dediler. Önümüzdeki dönem en önemli mücadele alanlarından biri; çoklu baroya yol açan değişikliklerin ortadan kaldırılması ve baroların yeniden bir bütün olarak; hukuk, demokrasi ve avukat haklarına ilişkin mücadele vereceği bir dönemi yaratacak” ifadelerini kullandı.
‘TEK ADAM YERİNE KOLEKTİF AKIL..’
TBB’deki değişimin hem avukatlar hem hukuk sistemi hem de yurttaşlar nezdinde yaratacağı etkilere ilişkin konuşan Avukat Yücel, şunları söyledi: “TBB’de yeniden avukatıyla, barosuyla, yurttaşıyla barışık bir yönetim anlayışını tesis etmek için görevimiz daha yeni başlıyor. Yönetimdeki arkadaşlara, barolara, avukat arkadaşlara çok iş düşüyor. Daha önce pek çok baromuzun talepleri TBB’de karşılık bulmuyordu. TBB’nin kaynakları keyfi olarak ve şeffaflıktan uzak kullanılıyordu.
Şimdi artık ihtiyaca göre ve baroların taleplerine göre hareket edecek bir TBB’nin adımını attık. Bu bizim için bir umut. Yalnızca avukatlar ve barolar için değil, Türkiye için bir umut… Ülkede ifade özgürlüğüne yönelik saldırılar had safhada, insanlar sokaklarda şiddet kullanılarak göz altına alınıyor, öğrenciler rektör atamalarını eleştirdikleri için bir gece yarısı kapıları kırılarak kollukla karşılaşıyor, kadınlar ve LGBTİ bireyler kendilerine yönelik bir açıklama yapmaya, kendilerine ilişkin bir hak talebini dillendirmeye kalktıklarında şiddetle karşılaşıyor.
Ama buna karşı çıkması ve mücadele etmesi gereken TBB’den bugüne kadar en ufak bir tepki söz konusu olmadı. Ülkenin hukuk sistemini değiştirebilecek mücadeleler TBB’den gelir. Maalesef ki geçtiğimiz dönem tüm bu hukuksuzluklara karşı TBB’nin sessiz kaldığı bir dönemdi. Şimdi TBB, yurttaşların, bu ülkedeki insan hakları ve demokrasi mücadelesinin, avukatların sesi, sözü olacak. İktidarın bizi ötekileştirmek için yalnızlaştırma çabasının bir parçası olarak kullandığı argüman, ‘avukatlar başka bir şey istiyor, tabanınız yok, desteğiniz yok’ şeklindeydi.
Ama bu seçimler, bunun böyle olmadığını, avukatların ve baroların; hukuk devletine, demokrasiye ve insan haklarına sahip çıkmaktan yana, sessiz bir TBB yerine mücadeleyi önceleyen bir TBB’den yana tavır koyduklarını gösterdi. Bu, tek adam anlayışına karşı kolektif aklın ve hareketin yerleşmesi demektir. O yüzden TBB’deki değişiklik çok önemli.”
‘ŞİMDİ SIRA BAŞKA TEK ADAMLARDA!..”
TBB’deki seçimin Türkiye’de 2023’te gerçekleşmesi beklenen Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimlerin bir provası olduğunu belirten Avukat Yücel, “TBB seçimlerini şöyle de okumak gerekir; iktidarın bütün desteğine rağmen, iktidarı oluşturan partilerin talimatlarla delegelerin iradesini etkilemeye çalışmasına rağmen avukatlar bütün bu baskıya karşı çıkarak ‘biz buradayız’ dediler. Bu aynı zamanda 2023’te yapılacağı söylenen seçimler için de bir adım. Çünkü Erinç Sağkan’ı destekleyen liste, yalnızca bir görüşün, yalnızca bir siyasi anlayışın listesi değil.
Çok değişik kesimler, daha önce çok farklı oy kullanmış ya da günlük hayatta farklı partilere destek vermiş avukatlar ortaklaşa bildiler. Bu ortaklaşma iradesini çok değerli buluyoruz. ‘Yan yana gelmez’ diyerek insanların hukuk devleti ve demokrasi anlayışında ortaklaşması çok değerli buluyoruz. Çok iddialı gelebilir ama şunu söylemem mümkün; biz TBB’de yapılan bu seçimi 2023’te yapılacak Türkiye seçiminin bir provası olarak görüyoruz.
Birlikteyken başarabileceğimizi, sonuç alabileceğimizi gösterdik. Bu aynı zamanda 2023’e işaret eden bir göstergedir. O yüzden yurttaşlar seviniyor, sahip çıkıyorlar, değerli buluyorlar. Biz de çok değerli buluyoruz. Çünkü tek adam anlayışı nerede olursa olsun ister bir kurumun ister bir ülkenin başında; zalimliklere, adaletsizliklere, hukuksuzluklara yol açan bir anlayıştır. İşte bunu değiştirmek için yola çıkmıştık. İzmir Barosu’ndan yola çıkmıştık.
İzmir’deki genel kurulumuzdan hemen sonra sıra Ankara’da demiştik. Ankara’da küçük tek adamı uzaklaştırdık, şimdi artık başka tek adamlarda” açıklamalarında bulundu..
İz Gazete
