KUZEYEGEHABER-İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu’nun katkısıyla düzenlenen Aliağa Emek ve Barış Şenlikleri yapıldı.
İki gün boyunca panel, söyleşi, şiir dinletisi ve konserlerle Aliağalılar ve tüm İzmirlileri bir araya getiren Emek ve Barış Şenliği’nin açılışı, Aliağa Demokrasi Meydanı’nda yapıldı. Öncesinde kalabalık bir kitle bando ve mızıka eşliğinde Alp Oğuz Anadolu Lisesinden Demokrasi Meydanına yürüdü
Açılış konuşmasını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, sözlerine şenliğin emek ve barış için önemini ifade ederek başladı.
Türkiye ekonomisinde yaşanan sıkıntıların toplumu darboğaza soktuğunu söyleyen Başkan Tunç Soyer, “Türkiye toplumu, son yıllarda siyasette yaratılan kutuplaşma zemininin ortadan kalkmasını istiyor. Çünkü artık hemen her hanede en yoğun biçimde hissedilen bir geçim derdi var.
Çünkü halkımız artık işsizlik, yoksulluk, yolsuzluk, adaletsizlik ve eşitsizliklere ‘yetti artık’ diyor. Ülkemizde uzunca bir süredir yaşadığımız ekonomik kriz, adeta bir felakete dönüştü. Her geçen gün döviz kurunun artışıyla katlanan borçlar; bizleri geçtim, yeni doğan her bir bebeğin dahi geleceğini ipotek altına alıyor” dedi.
LİVANELİ VE ÖZGENTÜRK’LE KEYİFLİ SÖYLEŞİ..
Açılış konuşmalarının ardından şenliğin ilk söyleşisine geçildi. Barış Kültürü, Hayat ve Sanat Söyleşisi’nde Başkan Tunç Soyer’in yanı sıra Türk müziğinin duayen ismi ve yazar Zülfü Livaneli, yazar ve yönetmen Nebil Özgentürk İzmirlilerle buluştu. Nebil Özgentürk’ün Zülfü Livaneli belgeseliyle başlayan söyleşide, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten günümüze Türkiye’nin yakın geçmişi, barış ve emeğin değeri masaya yatırıldı.
Söyleşide Nebil Özgentürk ve Zülfü Livaneli’nin sorularını yanıtlayan Başkan Soyer, “Barışa hasretiz barış çok önemli. Barış çok büyük özlemimiz barış yoksa tencerede çorba yok. Barış yoksa umut yok. Bugünün siyasal ikliminde çatışmadan, kutuplaştırmadan medet umanlar, barışı bize çok görüyorlar. Bizi birbirimizden ayıran sebeplerden çok daha fazla birleştiren sebepler var. Onun için birbirimize sarılmaya, kucaklaşmaya ihtiyacımız var.
Ancak barış varsa birlikte yaşamanın mutluluğu ve huzur var. Denizler ayırmaz birleştirir. Ege Denizi iki yakayı birleştirir. Bizim o kadar çok ortak tarihimiz var ki; biz, politikacılardan, onların kararlarından sıyrılabilsek hepimiz o kadar güzel kucaklaşırız ki, edebiyatta, sanatta, müzikte, kitapta o kadar çok kucaklaşacağımız şey var ki. Vicdan dedik ya; vicdan barışı arar” şeklinde konuştu.
“İZMİR TÜRKİYE’NİN GELECEĞİDİR..”
İzmir’deki barış ortamı hakkında konuşan Soyer, “İzmir yüzlerce yıl boyunca bir liman kenti olmuş. Liman kenti olmanın bir özelliği var. Birbirinin dilini, dinini, milletini sormadan birlikte yaşamışlar, birlikte ekmek üretmişler. Bu bir arada yaşama konusunda muazzam bir deneyim biriktirmiş. İzmir’in kökeninde farklılıklara hoşgörü, farklılıklarla birlikte zenginleşmenin bilgisi ve bilgeliği yatar. O nedenle aslında İzmir, hiçbir şeyin değilse de demokrasinin kalesidir.
Çünkü demokrasi empati ve vicdanla başlar. İnsanın vicdanını uyandıran şey empatidir. Vicdan uyandığı anda barışın, adaletin, eşitliğin temelleri atılır. O yüzden İzmir, empati ve vicdan konusunda çok zengin bir şehir. En büyük zenginliğimiz oradan gelir; vicdanlıdır İzmir. İzmir’in vicdanı, yüreği güzeldir. Bu iklim Türkiye’ye yansır. Tarih boyunca yansımıştır. İzmir öncüdür, İzmir Anadolu’nun lokomotifidir. İzmir Türkiye’nin geleceğidir” ifadelerini kullandı.
Şenliğin ikinci günü ise 17.30’da Demokrasi Meydanı’nda, yazar ve şair Tuğrul Keskin, yazar ve şair Nevzat Çelik’in yer aldığı Şiir Dinletisi Emek ve Edebiyat söyleşisi yapıldı.
Saat 18.30’da SODEV Başkanı Ertan Aksoy’un moderatörlüğünde, CHP Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke, KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil ve DİSK Emekli-Sen Genel Başkanı Cengiz Yavuz’un yer aldığı “Ekonomik Krizin İşçi ve Emekçiler Üzerindeki Etkileri” konulu panel düzenlendi. Aliağa Emek ve Barış Şenlikleri saat 20.30’da başlayan Kardeş Türküler Konseri ile Demokrasi Meydanı’nda son buldu.
Şenlikler süresince STK’lar Demokrasi Meydanında açtıkları standlarda hem tanıtımlarını yaptılar hem de üyelerince üretilen çeşitli ürünleri sergilediler…