Ana sayfa » Güncel » Çiğdem Çimen-EYBEK SUYU VE RES GERÇEĞİ…

Çiğdem Çimen-EYBEK SUYU VE RES GERÇEĞİ…

Yazar: Erdinç Şahin
0 yorum

Tarihi Eybek Suyu, adını Kazdağları’nın doğu ucunda bulunan Eybek Dağı’ndan alır. Suyun kaynağı burada bulunmaktadır. Eybek suyunun hikâyesi şöyledir; rivayete göre bir ağanın gözde bir çobanıymış Eybek. Bu çobana diğer arkadaşları iftira atmışlar. 

Ağada gözde çobanı Eybek’i vurmuş. Eybek çoban ölmüş. Ağa Eybek’in haklı olduğunu anlamış sonra ama iş işten geçmiş. Derler ki Eybek’in asası Kazdağları’nın tepesine yükselmiş. Bugünkü Eybek Dağı’na. İşte tam o asanın olduğu yerden bu su çıkıyormuş. Ve yine rivayete göre Eybek suyundan içenler sadakat ve doğruluktan ayrılmazlarmış.

Havran halkının dört gözle beklediği Eybek Suyu’nun ihalesi 2018 yılında gerçekleşti. Havran Belediyesi’nin açmış olduğu ihaleyi alan firmanın çalışmalarını tamamlamasının ardından, Kazdağları’nın eteklerinden evlere Eybek Suyu akmaya başladı. Böylece Havranlılar, Edremit Körfezi’nin en kaliteli ve sağlıklı içme suyu olan Eybek ile buluşmanın sevincini yaşamış oldu. 

Yine aynı yıl, ilçe merkezinde bulunan Eybek Suyu çeşmelerinin bakım ve onarımı belediye ve hayırseverler tarafından yapıldı. Eybek Suyu çeşmeleri, sadece Havranlıların değil farklı şehirlerden gelen vatandaşlarımızın da su ihtiyacını karşılamaktadır.

Eybek Suyu’nun, Havran ve bölge için önemini anlatan devasa büyüklükteki Eybek Suyu çeşmesinin temsili geçtiğimiz yıllarda ilçe merkezi girişine yapıldı. Eski Havran Belediyesi’nin tarihi binası önünde bulunan, 1949 yılından günümüze ulaşmayı başaran çeşme gibi Havran’ın hemen hemen her mahallesinde bir Eybek Suyu çeşmesi bulunur. 

Az öncede belirttiğim üzere bu çeşmelerin birçoğunun bakımı ve onarımı belediye tarafından yapıldı. Ama ne yazık ki, bugün bazı çeşmeler ise halen ilgi bekliyor. Bu çeşmelerin bazıları kurumuş. Bazılarının mermeri kırılmış. Bazılarının içinde çöpler birikmiş.  Pek çok çeşmenin üzerindeki Eybek Suyu ve yapılış tarihi yazılarının yeniden boyanması gerekiyor.

 Bakım ve onarımı yapılması gereken çeşmelere örnek vermem gerekirse; Mescit Mahallesi’ndeki Taklanba Camii önündeki, sarraflar çarşında hizmet veren Havran Kent Müzesi’nin karşısındaki ve yine Koca Camii’den Havran Çayı’na doğru çıkan yol üzerinde bulunan çeşme.

Belirtmiş olduğum bu çeşmelerin önünden geçen gün üzülerek geçtim. Tarihi Eybek Suyu’nun, Havran’da bütün ihtişamı ve görkemiyle yaşatılması gerekir diye düşündüm. Önceki yıllarda bu özeni gösteren Havran Belediyesi’nin, bakım ve onarım çalışmalarına bugün de aynı duyarlılık ile devam etmesini diledim.

 Bu çeşmelerin her biri, tarihi Havran sokaklarında bulunuyor. Çevresinde ilçenin tarihini simgeleyen önemli eserler var. Eybek Suyu çeşmelerinin izini sürünce insan Havran’ın geçmişini öğreniyor. 1940’lı yıllardan günümüze kadar birçok Eybek Suyu çeşmesinin Havran’a kazandırılmış olduğuna tanık olmak insanı mutlu ediyor. Sonra yine üzülüyorum. Çünkü bu mutluluğa gölge düşürecek, hatta tamamen ortadan kaldırabilecek koskocaman bir RES gerçeği var.

Havran gibi Balıkesir’in Edremit ve Çanakkale’nin Yenice ilçesinin de içme suyunu karşılayan Eybek Suyu’nun kaynağı olan Eybek Dağı eteklerine kurulmuş olan yedi köye, Polat Enerji ve yabancı ortakları tarafından rüzgâr türbinleri konmak isteniyor. Bu yedi köyden ikisi,  Havran’ın Eybek’e ve Hanlar mevkiine uzanan Tarlabaşı ve Fazlıca köyleridir.  

Res çalışmaları gerçekleştiği takdirde kazı faaliyetleri, kule ve nasel montajı gibi benzer doğada kalıcı tahribat bırakacak işlemlerin yapılacağını Duygu Res Projesi’nin tanıtım dosyasında görmüştük. Ağaç kesimleri de cabası…

Eğer biz bu projeye başta Havranlılar olmak üzere, bütün kurum ve kuruluşlar ile bir olup dur demezsek, geriye ne Eybek Suyu kalacak ne de Eybek Dağı’nın tarihi. Havran Belediyesi’nin bugüne kadar tarihi Eybek Suyu çeşmelerini ayakta tutmak ve Havranlıların evlerinde bu suyu kullanabilmeleri için verdiği bütün emekler heba olacaktır. 

O nedenle gelin biz hep birlikte, Eybek efsanesinde olduğu gibi Eybek Dağı’na, bütün doğal ve kültürel varlıklarına, Eybek Suyu’na, yaşadığımız cennet gibi topraklara sadakatimizi gösterelim. Kendi emeğimize haksızlık etmeyelim. Eybek Suyu’na sahip çıkmak, sadece çeşmelerin bakım ve onarımdan ibaret değildir. 

Bunu bilerek sadece on beş dakika gibi çok kısa bir sürede güzel havasına ve eşsiz manzarasına ulaşabildiğimiz Eybek Dağı’na Res yaptırmayalım. Ülkemizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün, doğaya ve çevreye sahip çıkmak adına bizlere miras bıraktığı doğru yoldan vaz geçmeyelim. Eybek Dağı’da suyu da bizden çok şey istemiyor. Sadece: sadakat ve doğruluk…

İlgilenenler için Duygu Rüzgâr Enerji Santrali projesinin başvuru dosyası: http://eced.csb.gov.tr/ced/jsp/ek1/23693#

İlginizi Çekebilecek Yazılar

Yorum Yap

* Bu formu kullanarak, verilerinizin bu web sitesi tarafından saklanmasını ve işlenmesini kabul etmiş olursunuz.

© 2015 – 2024 | Kuzeyegehaber.com