KUZEYEGEHABER-Alp dağlarının yüksek kesimlerinde, son derece nadir görülen bir olay yaşandı. Biz bugüne kadar “kırmızı kar yağdığında” ifadesini imkansızı belirtmek için kullansak da Alpler’de görülen kırmızı kar, bu olayın hiç de imkansız olmadığını gösterdi.
Yaz aylarının gelmesiyle birlikte Alp Dağları’nda bulunan karlar yavaş yavaş erimeye başladı ancak hafif de olsa yağan kar, yağdığı yerde kırmızı kar birikintileri oluşturmaya başladı.
Bilim insanlarının yapmış olduğu açıklamaya göre kırmızı karın sebebi mikroalglerin çoğalmasından kaynaklanıyor ve manzara her ne kadar güzel olsa da buzullar için büyük bir tehlike oluşturuyor.
“Kırmızı kar, buzulların erimesini kolaylaştırıyor..”
Kırmızı karın oluşmasının ardından birçok sebep bulunuyor. Bu sebeplerden en önemli olanı, gittikçe daha erken ısınan hava ve erken dönemlerde fazla güneş ışığına maruz kalan mikroalgler. Ulusal Bilimsel Araştırma Merkezi Hücre ve Bitki Fizyolojisi Laboratuvarı Direktörü Eric Marechal, mikroalglerin mayıs ayından itibaren yüksek oranda güneş ışığına maruz kalıp güneş kremi görevi gören bir kalkan oluşturduğunu, bu kalkanın da karın kırmızı görünmesine yol açtığını dile getirdi.
Alpler’de kırmızı kar görülmesinin ardında yatan bir diğer sebep, alglerin bir besin kaynağı olarak gördüğü karbondioksit sayısının atmosferde bir hayli artmış olması. Marechal, bu konunun küresel ısınma kapsamında tehlike oluşturduğunu belirttiği açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “Ne yazık ki, kırmızı renk karın albedo etkisini ortadan kaldırarak buzulların erimesini kolaylaştırıyor. Bu durum, güneş ışınlarını daha az yansıtır, ısınır ve daha hızlı erir”
Geçtiğimiz günlerde Alpler’de yaşanan bu olay son derece nadir olsa da bir ilk değil. Aynı durum, geçtiğimiz sene Antarktika Kıtası’nda da yaşanmış, Dünya’nın en soğuk bölgesinde çalışan bilim insanları bir sabah uyandığında etraflarında kırmızı karla karşılaşmıştı.
Hücre yaşlanmasına karşı mücadelede kullanılabilir..
Kırmızı kara sebep olan mikroalglerin antioksidan açısından zengin olduğunu belirten Marechal, açıklamasında “Sanguina molekülleri antioksidanlar açısından zengindir ve hücrelerin yaşlanmasına karşı mücadelede sağlık ve hatta yeni yakıtları sentezlemek için enerji sektörünün ilgisini çekebilir” ifadelerine yer verdi..
Webtekno
