KUZEYEGEHABER-Türkiye’nin ciddi iddialar karşısında çaresiz bir devlet gibi davranamayacağını ifade eden İYİ Partili Dervişoğlu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle yargının da Meclis gibi eli kolu bağlı algısı yaratılmak istendiğini söyledi.
Dervişoğlu, devletin TBMM’den başlayarak Sedat Peker’in ortaya koyduğu iddiaları soruşturarak açığa çıkartması gerektiğini vurguladı.
Meclis genel kurulunda konuşan İYİ Parti Gurup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu, Organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in ortaya koyduğu iddiaların ağır olduğunu ve bu durum karşısında meclisin neler yapabileceğinin konuşulması gerektiğini ifade ederek, “Türkiye, çeşitli iddialarla çalkalanmaktadır. Bu iddialar muteber midir, değil midir bilmiyorum ama bu iddiaların vahim olduğu muhakkaktır.
Bu kapsam içerisinde aziz milletimizin gözü de Türkiye Büyük Millet Meclisinde neler yapılacağına ve Türkiye Büyük Millet Meclisinin konuyla ilgili neleri gerçekleştireceğine dönmüştür” dedi.
“MİLLET MECLİSTEN BİR ŞEYLER BEKLIYOR..”
Partili cumhurbaşkanlığı sistemiyle etkisiz hale getirilmesine rağmen, milletin meclisten beklentileri olduğunu ifade eden Dervişoğlu, iddialarla ilgili meclis yönetimini ve milletvekillerini göreve davet ederek, “Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçtiğimiz günden itibaren bu konularla alakalı Meclisin eli kolu neredeyse bağlı durumdadır.
Meclisin elinden gensoru yetkisi alınmıştır. Soruşturma önergeleri için salt çoğunluk gerekmektedir. Araştırma önergeleri için de muhalefetin bütün girişimlerine rağmen iktidar kanadının oylarıyla reddedildiğinden milletin beklentisine cevap verilememektedir. Şimdi, millet bizden bir şey bekliyor. Milletin bizden beklediği görevi deruhte edemediğimiz zaman ortaya bir sonuç çıkıyor. Yani siyaset yargıya müdahale edecek değil, soruşturmaya müdahale edecek değil ama konuşması gereken bazı müesseseler var” diye konuştu.
“YARGININ ELİ KOLU BAĞLI ALGISI YARATILIYOR..”
Böyle durumlarda yargının ve savcıların konuşması ve işini yapmak zorunda olduğunun altını çizen Dervişoğlu, yaşananlara tepki göstererek şöyle konuştu: “ Anlaşılan odur ki savcılar bu konuyla alakalı bir yerden gelecek telefonu beklemektedirler.
Dolayısıyla, Türkiye bu ciddi iddialar karşısında çaresiz bir devlet gibi davranamaz, işinin gereğini yapmak mecburiyetindedir ama bugünkü sisteme göre tıpkı Türkiye Büyük Millet Meclisinin eli kolu bağlıymış gibi algılanması sonucu doğuran birtakım olaylar münasebetiyle yargının da eli kolu bağlı durumdaymış gibi sunulma arzusu taşınıyor.
Oysa Türkiye Cumhuriyeti devleti büyük bir devletin adıdır. Bu kabîl iddialar karşısında âciz bir tutum ve tavır sergilemesi de asla beklenmemektedir. Türkiye Cumhuriyeti devletinin Türkiye Büyük Millet Meclisinden başlayarak bu konuların görüşülmesi, soruşturulması ve bu iddiaların açıklığa kavuşturulması noktasında vaziyet alması icap etmektedir. Durum bu hususa işaret ediyor..”