KUZEYEGEHABER-İzmir’de Halkapınar Kapalı Spor Salonu’nda gerçekleşen AKP İzmir 7. Olağan İl Kongresi’ne katılan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan konuşmasında yine Cumhuriyet Halk Partisi’ne (CHP) ve CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yüklendi.
Erdoğan, damadı ve Hazine ve Maliye eski Bakanı Berat Albayrak’a yönelik eleştirilere de sert yanıt verdi. İzmir özelinde ise deprem ve sel üzerinden CHP’li Tunç Soyer’in başkan olduğu İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni hedef alan Erdoğan, hizmet konusunda da ağır eleştirilerde bulundu.
‘EY CHP, EY KILIÇDAROĞLU’
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaoğlu’na seslenen AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ey CHP! Ey Kılıçdaroğlu! Diyarbakır annelerinin semtine hiç uğradın mı?” diyerek sözlerini sürdüren Cumhurbaşkanı, “Orada neler oluyor haberin var mı? Onurlu bir duruş sergileyerek terör örgütünü kınamak yerine onlarla yürüyenlerin her masumun katlinde vebali var. Senin de vebalin var.
Karanlık güçlerin değirmenine su taşıyanlarla değil, kendi değirmeni arkasında dağ gibi duranlarla yol yürüyoruz. Biz, Cudi’de varız, Gabar’da varız, Tendürek’te varız… Nerede, hangi inde terörist varsa, o inde biz de varız. Oraları onlara mezar ettik. On binlerle anılan teröristler şimdi 100’lerle anılıyor. Nereden, nereye… Milletimizi bu kutlu saflarda görmek istiyoruz” diye konuştu.
‘BERAT BEY’İN EN BÜYÜK TALİHSİZLİĞİ ‘DAMAT’ SIFATININ ÖNE GEÇMESİ’
Hazine ve Maliye eski Bakanı ve damadı Berat Albayrak’a muhalefet tarafından yapılan eleştirilere sert çıkan Erdoğan, Albayrak’ın görevindeki en büyük talihsizliğinin ‘damat’ sıfatının öne geçmesi olduğunu söyledi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik ‘proje’ iddiasında da bulunan Erdoğan şöyle konuştu:
“Son zamanlarda, CHP ve beraberindekiler, Hazine ve Maliye eski Bakanımız Berat Albayrak’ın ve onun nezdinde tüm ailemle ilgili bir kampanya yürütüyor. Ülkenin ve milletin hayrına en küçük bir sözlerine ve duruşlarına şahit olmadığımız CHP yöneticilerinin hezeyanlarıyla uğraşmadığımız için bunları görmezden geldik.
Daha sonra bu iş temel haklarımızla sahip olduğumuz adalet ve özgürlüklere, özellikle ailemize uzanınca cevap vermek düştü. CHP başındaki zata cevaplarımı bu şehirden vermenin daha doğru olacağına inanıyorum. Böylece, İzmirli kardeşlerimiz bu zatın gerçek yüzünü doğrudan görme imkanına kavuşacaklardır. Bu zat, bugüne kadar belgeleriyle, mahkeme kararlarıyla yüzüne vurduğumuz onca yalanına rağmen sürekli aynı şeyi söylemeyi sürdürerek asıl niyetini ortaya koymuştur.
Önüne hangi hakikateler ortaya konulmuş ezberletilen belki de bilmiyoruz dayatılan aynı şeyleri tekrarlayıp duruyor. Geçen hafta iki bakanımız kendisine gittiler. İçişleri Bakanım ve Savunma Bakanım CHP genel başkanı ve İYİ Parti genel başkanına gönderdik. Gitsinler, bu katliamla ilgili kendilerini bilgilendirsinler istedim. Bakanlarım bana bunu söyleyince CHP’nin başındakini adam zannettim. Gitsinler, anlatsınlar dedim. Haberimiz yok diyor ya… Gittiler, belgeleriyle bilgileriyle hangi soruyu sorarlarsa cevaplamalarını söyledim.
Bu yapıldığı halde mecliste tamamıyla sınır aşan bir yapı ile bu iki arkadaşıma edep dışı her şeyi yaptılar. Bu yüzden biz de Kemal Kılıçdaroğlu bir genel başkan olarak değil, bir proje olarak orada durmaktadır. Yanındakiler de o projenin diğer başlıklarıdır, yandaşlarıdır. Şahsımızla ilgili kampanyaya hız verilmesinin amaçlarından biri de budur. Dertlerinin ülke ve millet olmadığını, kendilerine verilen misyonu sürdürmeye devam edecekleri görüyor.
Ülkemiz ve İzmir’imizin yaşadığı saldırıları ve buna karşı verdiği mücadeleyi anlatmak istiyorum. Vicdan ve irfan sahibi herkes teslim edecektir ki bu mücadelenin ekonomik safına Berat Bey yer almıştır. Görevlerindeki en büyük talihsizliği damat sıfatının bu alanlardaki birikimi, gayreti ve başarısı üzerine geçirilmiş olmasıdır. Berat Bey’in bakanlığı döneminde geliştirdiği strateji ve hazırlıklar bulunuyor. Karadeniz’deki doğalgaz rezervini arayan araştırmalardan başlamasından, madenciliğe kadar ülkemizde pek çok kazanımların kazandırılmasında Berat Bey’in imzası var. Bunu başardığı için kuduruyorlar, çıldırıyorlar.”
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’Nİ HEDEF ALDI, GÜNDEM YİNE SU..
Konuşmasına İzmir özelinde açıklamalarla devem eden Erdoğan, CHP’li İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni hedef aldı. Yıllardır dile getirdiği ‘İzmir’e suyu biz getirdik’ açıklamasını yine ifade eden Erdoğan, “Büyükşehirlerde su problemini aşmak kimin görevidir, Büyükşehir Belediyesi’nindir” dedi. Erdoğan, Kiraz Belediye Başkanı AKP’li Saliha Özçınar’a seslenerek, “Saliha sana su vermez bunlar. Sen çünkü AK Partili belediyesin. Su Allah’ın nimeti, vereceksin.
Biz İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin suyunu DSİ kanalıyla biz getirdik. Biz verdik. Büyükşehir yapamadı bunu. Biz her ne kadar İzmir bize oy vermiyorsa da biz buraya suyu getireceğiz dedik ve getirdik. Anlayışımız bu. Hiç ümidimiz yok ama İzmir’den verdiğimiz bu mesajların yerin bulması en büyük temennimiz” dedi.
‘İZMİR SERSEFİL’
İzmir’in mevcut durumunu ‘sersefil’ olarak nitelendiren Erdoğan, “İzmir’in nasıl sersefil bırakıldığını görüyoruz, Havaalanı’ndan gelirken Karabağlar’ın halini gördük. Bu güzel İzmir’e yakışıyor mu? Ya siz ne işe yarıyorsunuz ne iş yaparsınız? Bu gecekonduların kaçak yapıları niçin düzenlemiyorsunuz. Yapmazlar, yapamazlar. Çünkü bunlar bizim gibi dertli değil. Biz dertliyiz, dertli. Türkiye’nin en güzel şehri belediye hizmetlerinde ilk 10’a bile giremiyorsa belediye bunu düşünmelidir” dedi.
‘DEPREM KONUTLARINI MAHALLİ İDARE YAPSAYDI…’
Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Daha geçen gün İzmir’de her yanı sular bastı mı, bastı. Esnafın dükkanlarını sular bastı, aynı şeyi depremde de yaşadık. İnşallah bugün deprem konutlarımızın resmi temelini atıyoruz, yıl sonuna kadar bitireceğiz. Bu söz Bay Kemal sözü değildir. Bu şehre yazık etmişler. İşte, biraz sonra temelini atacağımız deprem konutları bunun en bariz örneğidir.
30 Ekim’de yaşanan deprem sonrası kolları sıvayıp 5 bin konut için çalışmaya başladık. Şayet, bu konutları Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız değil de mahalli idari yapılacak olsaydı bırakın projeyi henüz tespit bile bitirilememişti. Dertli olacaksın, dertli… İçerideki rant kavgasından yatırımın kendisine sıra gelmezdi..”