KUZEYEGEHABER-Hayvanların Korunmasına dair 2004 yılında çıkarılan 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nun bazı maddelerinin tartışma konusu olmasının ardından 2011 yılında ‘Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’ Meclis Başkanlığı’na sunulmuştu.
Tartışmalı tasarı 2014 yılından bu yana askıda beklerken geçtiğimiz günlerde AKP Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu’nun Meclis’te düzenlediği basın toplantısında yaptığı, “Hayvan hakları ile ilgili çalışmalar yapıldı.
Önümüzdeki haftalarda sıraya almak suretiyle yasalaştıracağız” açıklamaları konuyu tekrar gündeme taşıdı. Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu (HAYKONFED) Yönetim Kurulu Üyesi ve Ege Hayvan Hakları Federasyonu Genel Sekreteri Fevziye Özkan hayvanseverlerin yasada revize edilmesini talep ettiği düzenlemeler hakkında açıklamalarda bulundu.
‘NEDEN 16 YILDIR BEKLİYORUZ?’
Yasada yapılması talep edilen düzenlemelerin yıllardır beklediğine dikkat çeken Fevziye Özkan, “Bugüne kadar neden çıkmadı? Neden 16 yıldır bekliyoruz! Son 10 senede torba yasadan yüzlerce yasa çıktı, bunu bekletmenin sebebi nedir? Neden kamuoyunun vicdanını korumuyorlar? Sahada yüzlerce gönüllü uğraş veriyor, artık bu insanların sesine kulak verin!” dedi.
‘CEZALAR CAYDIRICI OLMALI..’
Mevcut yasada yapılmasını talep ettikleri düzenlemelere ilişkin konuşan Özkan, hayvanlara zulmedenler için caydırıcı cezalar olması gerektiğini belirterek “Şu anki yasanın revize edilmesi lazım. Hayvanlara zulmeden, işkence eden, tecavüz eden, kötü davranan insanlara ‘kabahat işledin, bunu bir daha yapma, al sana para cezası’ diyorlar, bu hiçbir caydırıcılığı olmayan bir şey. Böylesi insanlar birkaç yüz lirayla kurtuluyor ve hala hayvanlara işkence yapmaya devam ediyor. Çok daha caydırıcı cezalar verilmesi gerekiyor. Bunun, Kabahatler Yasası’ndan çıkıp Türk Ceza Yasası’na girmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
‘BELEDİYELER CEZA KAPSAMINA ALINMALI’
Hayvanlar yönelik görevini yerine getirmeyen belediyelerin de ceza kapsamına alınması gerektiğini söyleyen Özkan şöyle konuştu: “Mevcut yasada 6’ncı maddemiz var; ‘Belediyeler tarafından aşılanmış, kısırlaştırılmış ve kayıt altına alınmış hayvanların yaşam alanlarına, gönülleri baktığı ve gözettiği alanlara geri bırakılması.’
Bu madde kırmızı çizgimiz ama maalesef bu günümüzde nasıl oluyor; belediyeler çeşitli sebeplerle kısırlaştırma yapmıyorlar ve inanılmaz bir popülasyon oluyor. Böyle olunca da ne yapıyorlar? Alıyorlar, yabani hayatın hayvanıymış gibi kamyonlara doldurup dağlara ormanlara bırakıyorlar. O hayvan orada ne yer ne içer ne yapar diye düşünmüyorlar, ayrıca hayvanlar orada bir yandan üremeye devam ediyorlar ve kontrolsüz popülasyon oluşuyor.
Bu nedenle ormanlıkta yaşayan hayvanlar kavramı oluştu. Bu hayvana zulümdür. Görevini yapmayan belediyelerin ceza kapsamına alınması gerekiyor. Bunu ısrarla istiyoruz. Belediye çalışanlarına hatta belediyedeki bakımevlerinde hayvanlara zulmedenlere 2 kat ceza uygulanmasını istiyoruz.”
‘BARINAKLARI DENETLEMİYORLAR!’
Barınaklarla ilgili denetlemelerin yetersiz olduğuna dikkat çeken Fevziye Özkan, “Barınaklarla ilgili yeterli derecede denetleme yapılmıyor. Tarım İl Müdürlüklerinin bu bakımevlerini denetlemeye yetkileri var ama bir gün bile denetlemiyorlar. Denetleseler bile sadece idari binaya gelip oradaki görevlilerin söylediklerini yazıp gidiyorlar. O zaman da ne yazık ki zulüm devam ediyor” dedi.
‘BUNLAR OLMAYACAKSA YASAYI ÇIKARMASINLAR’
Hayvanların korunmasına dair yasada yer almasını talep ettikleri konuları sıralayan Özkan, “Hayvanat bahçelerinin, yunus parklarının kapatılmasını talep ediyoruz. Yurtdışından hayvan giriş-çıkışının yasaklanmasını istiyoruz. O da hem popülasyonu olumsuz etkiliyor hem de hastalık gelmesine neden oluyor.
Yasada bulunan yasaklı ırk tanımının kaldırılmasını istiyoruz. Üretim çiftliklerinin sıkı bir şekilde denetlenmesini istiyoruz. Sahipli-sahipsiz hayvan ayrımları mutlaka sona erdirilmeli. Sahipli hayvan mal statüsünde değerlendiriliyor, ona zarar verdiğinizde idari para cezası alabiliyorsunuz ancak sokaktaki hayvana işkence ettiğinizde sahipsiz hayvan olduğundan bir cezaya tabi tutulmuyorsunuz. Bu ayrımın kalkması gerekiyor. Eğer bunları yapmayacaklarsa, kamuoyunun vicdanını rahatlatmayacaklarsa yasayı çıkarmasınlar!” diye konuştu..