KUZEYEGEHABER-Başhekim Doğan Yıldırım, WhatsApp grubunda hemşireler için yazdığı ‘Siz doktorlar hemşirelerin komutanısınız’ sözlerine gelen tepkilerin ardından istifa etti.
İzmir Gaziemir Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesi’nde Başhekim Doğan Yıldırım’ın hemşirelere yönelik “Siz doktorlar hemşirelerin komutanısınız, arkadaşı değil. Emredeceksiniz ve yapacaklar” sözleri büyük tepki topladı. Başhekim Yıldırım, tepkilerin ardından istifa etti.
Yıldırım, hastanenin ‘Covid servis ekibi’ isimli Whatsapp grubundan doktorlara, “Siz doktorlar hemşirelerin komutanısınız, arkadaşı değil. Emredeceksiniz ve yapacaklar, hastaların battaniyesi eksik, çarşafı yırtık, yastığı yok” mesajını yolladı.
Başhekimin söz konusu mesajı büyük tepki toplarken, İzmir Tabip Odası, başhekimi istifaya davet etti. İzmir Valiliği ise soruşturma açıldığını açıkladı.
ÖZÜR DİLEYEREK İSTİFA ETTİ..
Başhekim Doğan Yıldırım, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada görevinden istifa ettiğini duyurdu.
Yapılan açıklamada, “Başta şerefli ve fedakar hemşire kardeşlerim olmak üzere tüm sağlık çalışanı arkadaşlarımdan özür diliyorum… Maksadı üzüm yemek olmayanlara fırsat tanımayarak, ne devletime, ne bakanlığıma ne de onur duyduğum şerefli geçmişime halel gelmesine müsaade etmemek adına kendi isteğimle Başhekimlik görevinden çekiliyorum” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamanın tam metni şu şekilde:
“01 Haziran 2015 tarihinde Gaziemir Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesi’nde Başhekim olarak göreve başladım. Göreve geldiğim günden itibaren mesai mefhumu gözetmeden çalıştım.
Bu çerçevede hastanemizde Palyatif Bakım Merkezi, Fizik Tedavi Merkezi, Özdere Semt Polikliniği, Evde Sağlık Hizmetletinin müstakil bir birim olarak güçlendirilmesi, Hastane ana binasının daha iyi koşullarda hizmet vermesi için teknik altyapısının güçlendirilmesi, yeni ve teknolojik cihazların hastaneye kazandırılması gibi daha iyi hizmet sunabilme adına gerekli çalışmaları yaptım.
Sağlık Bakanlığımızın belirlediği Politikalar ve ilkeler çerçevesinde, İl Sağlık Müdürlüğümüzün öncülüğünde gerek hastanenin çağdaş yönetilmesi ve gerekse halkımıza kaliteli sağlık hizmetleri verilmesi konusunda üzerimize düşeni yaparak sadece ilçemize değil çevre ilçelerimize de hizmet sunan bir hastane durumuna geldik.
Özellikle bütün dünyayı etkileyen salgın sürecinde Bakanlığımızın belirlediği doğrultuda Pandeminin engellenmesi ve hastalarımızın tedavi edilmesi noktasında; doktor, hemşire, ebe, sağlık memuru, röntgen ve laboratuvar teknisyenleri, sağlık profesyonelleri (fizyoterapist, psikolog, diyetisyen, odiyometrist), veri kayıt personelleri, temizlik ve güvenlik görevlileri yani Gaziemir Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesi sağlık çalışanları olarak topyekün insanüstü bir mücadele verdik, vermeye devam ediyoruz.
Böyle zorlu bir süreçte, 7 gün 24 saat üzerinden, mesai mefhumu gözetmeden çalışmaya devam ettim. Yoğun ve stresli bir günde, acil müdahale gerektiren bir hastanın gözden kaçtığını farkedip bizzat kendim müdahale etmemin akabinde serviste yatan hastaları ziyaretim esnasında yine bazı hastalarla ilgili eksiklikleri görmem üzerine nöbetçi hemşire ve doktorları uyardım.
Sonrasında hastahanemiz nöbet usulüyle çalıştığı için covid servisi nöbetçi ekibinin yer aldığı Whatsup gurubundan diğer hekim arkadaşlarımın da daha dikkatli çalışmaları hususunda “dikkatsizlikten dolayı bir can bile kaybedersek vebali üzerimizedir duygusuyla” gerekli uyarıları yapmak istedim.
Ancak o anki haleti ruhiyemle maksadı aşan ifadeler kullanmışım. Bundan dolayı da ziyadesiyle üzgünüm. Başta şerefli ve fedakar hemşire kardeşlerim olmak üzere tüm sağlık çalışanı arkadaşlarımdan özür diliyorum.
İlkokul mezunu bile olmayan bir annenin ve inşaat ustası vatanperver bir babanın yetiştirdiği, “Halka Hizmet Hakka Hizmettir” düsturuyla çalışan bir Anadolu evladı olarak, 19 yıllık meslek yaşantımda beni tanıyan tüm meslektaşlarımın ve beraber çalıştığım hemşire kardeşlerim başta olmak üzere bütün sağlık çalışanlarının da tasdik edeceği gibi mesai arkadaşlarıma hiç bir ünvan ayrımı yapmadan ve kardeşlik hukuku içerisinde çalıştım.
Maksadı üzüm yemek olmayanlara fırsat tanımayarak, ne devletime, ne bakanlığıma ne de onur duyduğum şerefli geçmişime halel gelmesine müsade etmemek adına kendi isteğimle Başhekimlik görevinden çekiliyorum. Mensubu olmaktan şeref duyduğum Türkiye Cumhuriyetimizin yetiştirmiş olduğu bir hekim olarak aziz milletimize hizmet etmeye devam edeceğimi de bildirmek istiyorum..”