KUZEYEGEHABER-EYTSYDD ve Marmara EYT Federasyonu Başkanı Gönül Boran Özüpak, Yol TV canlı yayınında açıklamalarda bulundu.
EYT’lilerin ne emekli edildiğini ne de iş bulabildiğini belirten Özüpak, “Bize iş aradığımızda gösterilen yaş aralığı 35-40” dedi.
‘X KUŞAĞI MAĞDUR..’
Erken emeklililk ve bütçeye yük algısıyla EYT sorununa çözüm üretilmediğini kaydeden Özüpak, muhalefetin sorunu her fırsatta dile getirdiğini belirterek, “Bir taraf haklısınız deyip çözüm sözü veriyor, öteki taraf ise haksızsınız demeyip algılarla yol yürümeye çalışıyor. Bu arada maalesef biz EYT’liler, yani görünmeyen bilinmeyen X kuşağı mağdur olmaya devam ediyor” diye konuştu.
‘BİZİM HAKLARIMIZ SANAYİCİYE LÜTFEDİLİYOR’
EYT’nin artık bir çığlık olduğunu söyleyen Özüpak, “Bütçede halkı ilgilendiren bir şey yok. Çalışan üreten biziz. Bir büyüme var. Bunun millete yansıtılması gerekirken, hep bir mağduriyetin bir borç yükünün içerisinde bırakılıyor. Biz kaynakların doğru ve etkin şekilde kullanılmasını istiyoruz. Bizim haklarımızın bir sanayiciye lütfedilmesine ya da bir müteahhidin borçlarının giderilmesinde kullanılmasını istemiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘SADECE BAKMAYIN İCRAATA DÖKÜN..’
Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un Meclis’teki yoksullukla ilgili açıklamalarını eleştiren Özüpak, “Bakmakla kalmayın icraata dökün. Yoksulluk yok deniyor ama artık insanların ekonomisinin üzerine psikolojik sorunlar da eklenince cana kayma olayları başladı. Arkadaşlarımızın kimi işsizlikle kimi hastalıkla boğuşuyor. Bakan’ın açıklamaları halka inmediğini, işçinin emekçinin hangi şartlarda olduğunu bilmediğini gösteriyor. İşçi emekçi açlık ve seflaetle başbaşa, Bu bizim değil onların ayıbı.” dedi.
ÖZÜPAK’TAN ASGARİ ÜCRET TEKLİFİ..
Pandemi sürecinde verilen kısa çalışma ödeneği ya da işsizlik ödeneğiyle geçinmenin mümkün olmadığını kaydeden Özüpak, “Bin 168 lirayla ya da 2 bin 324 liralık asgari ücretle geçinmek mümkün mü?” diye sordu.
Çalışanların çoğunun sigorta primlerinin asgari ücret üzerinden ödendiğini, bu durumun artık neredeyse kural haline getirildiğini ve dayatılan bir sistem haline geldiğini belirten Özüpak, “Açlık sınırı 2 bin 517 lira, yoksulluk sınırı 8 bin 198 lira. Bu kasım sonu rakamları. Asgari ücret 3 bin lira olsun deniyor, açlık sınırı giderek artacak. Biz henüz daha baştan açlık sınırına yenik düşeceğiz.
Asgari ücretin enflasyondan etkilenmemesi için ben diyorum ki madem her ay açıklanan bir açlık sınırı var, asgari ücret bu sınırın 2 katı olsun. Hiç olmazsa açlık sınırı ile yoksulluk sınırının ortasında bir rakam olsun. Açlık sınırı yoksulluk sınırı sürekli değişiyorsa bir yıllık sabit ücretle geçinmek mümkün değil” diye konuştu..