KUZEYEGEHABER-İçişleri Bakanlığı’nın baroların genel kurullarının ertelenmesine ilişkin genelgesinin ardından YSK ve il hıfzıssıhha kurullarının erteleme tebliğlerine de tepki büyük.
Birgün’den Dilan Esen’in haberine göre, İçişleri Bakanlığı’nın koronavirüs salgını önlemleri kapsamında yayımladığı genelgeyle demokratik kitle örgütleri, meslek kuruluşları, birlik ve kooperatifler tarafından düzenlenecek etkinlikler 1 Aralık’a kadar ertelenirken kararın il hıfzıssıhha kurulları ile seçim kurullarınca tebliğ edilmesine tepki çığ gibi.
Çok sayıda baro, genel kurulların ertelenmesi kararının ardından ‘tam kanunsuzluk’ gerekçesiyle Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) itiraz başvurusunda bulundu.
Genel kurulların ertelenmesine yönelik kararın Anayasa ve Avukatlık Kanunu’na aykırı olduğuna dikkat çeken Baro başkanları BirGün’e konuştu.
Avukatlık Kanunu’na göre genel kurulların son rakamı çift olan yıllarda iki yılda bir ekim ayının ilk haftası içinde yapılması zorunlu olduğunu hatırlatan baro başkanları, kararın siyasi olduğuna vurgu yaptı. Başkanlar, çoklu barolara ve Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu’na zaman kazandırılmak istendiğinin altını çizdi.
“YANDAŞLIK DEVAM ETSİN İSTİYORLAR..”
■ Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan: Her şeyden önce yetkisiz bir karar bu. İl hıfzıssıhhanın karar alma yetkisi yok. Altındağ YSK tebligatını gönderdi. Biz de tam kanunsuzluk nedeniyle YSK’ye başvuru yapacağız. Bu tamamen siyasi bir karar. Ne sağlığa ne de hukuka dayandırılamaz. Baroların genel kurullarını yaptırmamak üzerine alınan bir karar olduğu ortada.
Genel kurullardan bir gün önce bu kararın alınmasını da hak aramamızın engellenmesini sağlamak istendi. TBB genel kurulunda çıkacak hepimizin bildiği sonuca yönelik olduğunu görüyoruz. TBB Başkanı’nın hak arama hürriyetinin kısıtlanması, adil yargılanma hakkı gibi konularda sessiz kaldığını ve iktidarla kol kola olduğunu görüyoruz. Barolar birliği, son dönemde siyasal iktidarın yanında olmuş durumda. Bu yapının devam etmesini istediklerini anlıyoruz.
“BAŞKA SEBEBİ OLAMAZ..”
■ Aydın Barosu Başkanı Gökhan Bozkurt: Bize canhıraş bir şekilde büyük çabalar göstererek cuma günü saat 22.25’te tebligat yapıldı. Biz de hemen UYAP üzerinden iptal davasını açtık. Daha sonra cumartesi günü il seçim kurulu, genel kurulun yapılamayacağına dair tebligat gönderdi. Bu tebligata karşı da başvuru yaptık. Bunun nedenini ararken TBB Başkanı’nın karara destek veren açıklamasını görmek yeterli. İstanbul 2. barosunun kuruluşunu tamamlamasını ve Ayasofya’da selfie çektiren TBB Başkanı’nın koltuğunda oturmasını sağlamaktan başka sebep göremiyorum. Partilere engel olmadan yalnızca barolara pandemi bahanesiyle genel kurullarının engellenmesi kabul edilemez.
“ANCAK TAVSİYE VERİLEBİLİR..”
■ Mersin Barosu Başkanı Bilgin Yeşilboğaz: Barolar, herkesin kanun karşısında eşitliğini ve kamuda işlem yapanların hesap verilebilir olmasını savunmuşlardır. Bu nedenle siyasi iktidarların hiçbiri avukatları ve baroları sevmedi. Baroları bölemediklerini net bir şekilde gördükleri için farklı bir yola girdiler. Bu da yandaş barolarını kurmak ve Metin Feyzioğlu’nu kurtarmaktı.
Süleyman Soylu’nun Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) ayar verme girişimi ve Devlet Bahçeli’nin ‘AYM’yi dizayn etmeliyiz’ söylemleri de Yüksek Mahkeme üzerindeki baskıyı açıkça gösterdi. AYM de çoklu baroya ilişkin talebi reddetti. Ekimin 1’inde AYM karar veriyor, 2’sinde bir genelge gönderiliyor.
Özellikle bizi o genelgeye yazmışlar çünkü bu barolara yönelik bir operasyon. Covid-19 çok zeki bir virüs gidip parti kongresi mi yapılıyor diye bakıyor! Tebliğden sonra hemen idare mahkemesine davamızı açtık. İl hıfzıssıhha, kanunun üzerinde bir kurum değildir. Avukatlık Kanunu’nda, baroların seçimlerini ekimin ilk haftasında yapacağını açıkça belirtiliyor.
Normlar hiyerarşisini alt üst eden bir karar bu. Genelgeler kanundan üstün olabilir mi? YSK’nin, odaların seçimine karışamayacağına dair kararı var. Bunlar tavsiye niteliğindedir ve bize sadece tedbirlerini alın, denilebilir. Bütün bu önlemleri almamıza rağmen maalesef kurumlar hak ve yetki gaspına giderek böyle bir karar almışlardır.
“MÜCADELEMİZ SÜRECEK..
■ İstanbul Barosu Başkan Yardımcısı Nazan Moroğlu: Hukuksuzluğu, hukuk yoluyla düzeltmeye çalışıyoruz. Hukuk devletinde bir kanun hükmünün, genelgeyle değiştirilip seçimin ertelenmesi mümkün olmamalı. Mücadelemiz sürecek. Engel barolara getirilirken parti seçimlerinin olmasını anlamak mümkün değil. Bu süreçte dava yoluyla taleplerimizi ortaya koyacağız.
“Demokrasilerde olmaz..”
Türk Hukuk Kurumu Yönetim Kurulu Başkanı Avukat Yaşar Çatak da genelgeye tepki gösterdi. Bir yasa kuralının ancak yeni bir yasa kuralı ile değiştirilebileceği veya kaldırılabileceğini söyleyen Çatak, “Kamu gücünü kullanarak, meslek kuruluşlarının genel kurullarına müdahale etmeye çalışılması, demokrasilerde onaylanabilecek bir tutum değildir” dedi.
Fevzioğlu’nu kurtarma operasyonu..
İçişleri Bakanlığı genelgesini tanımayan İzmir Barosu, 17-18 Ekim’de genel kurullarını yapacaklarını açıkladı. İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel, hukuksuzluğa karşı mücadele etmenin temel görevlerinden biri olduğunu ifade ederek “Alınan karar Metin Fevzioğlu’nu kurtarma operasyonu. Bu kararı tanımıyoruz” dedi..
