KUZEYEGEHABER-9 Eylül 1999’dan önce sigortalı olan herkes şu anda 25 yılını doldurdu. Primi de tamamsa yaşı bekliyor. Hepsinin emekliliği mümkün değil. Ancak yaşta birkaç yılı kalmış olanlar için formüller var. En uygulanabilir olanlar Almanya ve Finlandiya modeli.
Konunun tartışılması için biraz detaylara bakalım. Finlandiya ve Almanya’da da emeklilik yaşı 65 ve 67’yi buluyor. Bizde ise 2008 sonrası için 61 (erkek) ve 58 (kadın) yaş şartı var. Almanya ve Finlandiya’da emekliliğine birkaç yıl kalanlara, “Alacağınız maaş her yıl için yüzde 2 eksik olacak. Kabul ederseniz emekli olun” deniliyor.
Yani emekliliğine 2 yıl kalan yüzde 4, 3 yıl kalan yüzde 6 daha az maaşa razı oluyor. Finlandiya’da üstelik bu süre zarfında Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) ödeyerek maaşını eski haline getirme durumu da var..
500 BİN KİŞİ ETKİLENECEK..
Bizde ise yaşa takılanlar arasında emekliliğine çok kısa süre kalanlar kadar 10 yıl olanlar da var. Dolayısıyla yüzde 2’lik indirim yüzde 20’yi bulacak ve maaş eriyecek. Kısa süre kalanlar için uygulanacak formül hem emekli olacakların sayısını azaltacak (500 bin kişinin etkileneceği belirtiliyor) hem de mali yükü hafifletecek. Prim ödeme konusu da düşünülürse sisteme getirisi de azalacak.
İKİ FORMÜL VAR..
Bir örnek verelim. Bir arkadaşımızın emeklilik için yaşını doldurmasına 3 yıl kaldığını düşünürsek. 2 bin lira ücretle bu arkadaşımız ’emekli olacağım’ dediğinde yüzde 6’lık indirimle alacağı maaş 1.880 liraya inecek. Bir başka formülde ise yaş şartına kaç yıl kalmışsa o sürenin primlerinin toplu olarak borçlanılarak maaştan indirim olmadan emeklilik hakkı verilmesi.
Bu sayede emekli maaşı günün şartlarından (gerçek tarihe göre daha düşük) hesaplanacağı için sistem kazanacak. Toplu ödeme ile de kaynak imkânı gelecek. (2016 için yıllık en az ödeme 6.324.48 TL)
ÇALIŞMAYI TEŞVİK SORUNU ÇÖZER..
Yaş bekleyenlerin emeklilik istemelerini önleyecek bir başka formül ise ‘çok çalışana yüksek emekli maaşı’ olacak. Özellikle 2008 sonrasında asgari ücretle çalışan için emekli maaşını düşüren bir aylık bağlama oranı var. Eğer bu oranlar yükseltilirse insanların ‘erken emeklilik’ yerine ‘daha çok çalışmayı’ isteyip ‘yüksek emekli maaşı’ tercih edeceği de düşünülmelidir..