Ana sayfa » Bilim-Teknoloji » MARS DEPREMLERİ, KIZIL GEZEGEN DÜNYA’YA BENZEMİYOR DİYOR!

MARS DEPREMLERİ, KIZIL GEZEGEN DÜNYA’YA BENZEMİYOR DİYOR!

Yazar: Erdinç Şahin
0 yorum

KUZEYEGEHABER-NASA’nın Kasım 2018’de Mars’a inen InSight aracı, bilim insanlarına Mars’taki depremleri tespit etme ve izleme yeteneğini kazandırdı. Arazinin yerleşik sismometresi, Nisan ayında ilk depremleri tespit etti ve o zamandan beri araştırmacılar, birkaç düzine potansiyel Mars depremini de kaydetmeye devam etti. Ancak bu Mars depremlerinin doğası, bilim insanlarının kızıl gezegen hakkında bildiklerini düşündüğü şeyleri biraz değiştirecek gibi görünüyor.

Mars depremlerinin en büyük sürprizlerinden birisi, Mars’taki sismik dalgaların Dünya’daki sismik dalgalanmalardan çok Ay’daki sismik dalgalanmalara daha fazla benzediği. Bunun nedeni, muhtemelen Mars’ın yer kabuğunun düşündüğümüzden daha kuru ve parçalanmış olması.

ETH Zürih’teki Mars sismoloji araştırmacısı Simon Stähler, basın açıklamasında “Şimdiye dek Mars kabuğunun Dünya’nın kabuğuna benzer olduğunu varsaydık. Mars depremlerinin dalga biçiminin Ay depremlerine benzemesi, bize ilk defa Mars kabuğunun içsel olarak nasıl yapılandırıldığının bir resmini veriyor. Şimdiye kadar sadece dışardan bakabildik” dedi.

Sismik aktivitenin incelenmesi, bilim insanlarının Güneş sistemimizde kayalık gezegenlerin nasıl oluştuğunun tarihini bulmasına yardımcı oluyor. Örneğin, Dünya’da sismik dalgaların gezegenin içinde nasıl hareket ettiğini takip etmek, araştırmacıların çekirdeğin boyutunu hesaplamasına katkı sağlar.

Mars’taki sismik dalgaları okumak da Mars’ın yer kabuğunun içinin neye benzediği hakkında ipucu verebilir. InSight ekibinde bir sismolog olan Mark Panning, Business Insider’a “Sismoloji, ayrıntıları nasıl elde ettiğinizdir” açıklamasında bulundu.

Tüm depremler, aynı şekilde gerçekleşmez. Dünya’daki depremlerin oluşumu içini yerkabuğundaki tektonik plakaların birbiriyle çarpışması gerekir ancak Mars’ta tektonik bir plaka bulunmaz. Bu yüzden bilim insanları, Mars depremlerinin büyük ihtimalle en kayalık gezegenin içinde gerçekleşen sürekli bir içsel soğutma sürecinden geldiğini düşünüyor. Çekirdek soğudukça malzeme büzüşerek stresi arttır. Sonuç olarak kabuk kırılır ve deprem meydana gelir.

Yeryüzünde, sismik dalgaların kaynağı kolayca tespit edilebilir çünkü yeryüzü, nispeten homojen ve katı kayalardan oluşuyor. Yer kabuğunun içinde su var ve bu da enerji emilimi sağlıyor. Bu nedenle dalgalar, daha hızlı ölüyor ve depremler, sadece birkaç dakika sürebiliyor ancak Ay’da depremler bir saatten fazla sürebilir. Ay’ın depremlerinin bir saatten fazla sürmesinin nedeni ise yer kabuğunun oldukça kuru ve bu yüzden sıkça dağılıyor olması.

Her ne kadar yer kabuğu Ay’a çok benzese bile araştırmacılar, Mars’taki depremlerin Dünya’daki depremlere benzediğini düşünüyorlardı çünkü gezegenlerin yer kabuğunun altındaki özelliklerin benzer yapıda olduğunu sanıyorlardı. Araştırmacıların böyle düşünmesinin nedeni ise Mars’ın bir zamanlar bol miktarda volkanik aktivite ve suya sahip olduğu düşüncesi ancak ilk veriler, bu düşüncenin yanlış olduğu yönünde.

Şimdiye kadar Mars depremlerinin uzunluğu, Ay ile Dünya’nın ortalarında bir yerde, yaklaşık 10 ile 20 dakika arasında sürüyor. Mars’ın ayrıca Ay’dan biraz daha sismik olarak aktif olduğu ancak Dünya’daki sismik hareketlenmeye yaklaşamadığı da ortaya çıktı.

ETH Zürih’teki bir InSight sismologunun yaptığı animasyon, InSight ekibinin okuduğu farklı dalga türlerini gösteriyor. Mavi dalgalar, deprem kaynağından hızla yayılan ilk sıçrayan darbelerdir. Sonuç olarak sismologlar, deprem kaynağının ne kadar uzakta olduğunu hesaplamak için aralarındaki gecikmeyi kullanabilirler.

Animasyonun kenarlarına yayılan uzun kırmızı ve beyaz dalgalar, kabuk malzemesinden sıçrayan yüzey dalgalarıdır. Araştırmacılar, Mars’ın kabuğunun Dünya’dan daha kuru ve kırılmış olmasını bekliyorlardı ama bu kadar değil.

Birkaç Mars depremi, kızıl gezegenin sırlarını ortaya çıkarmak için yeterli değil. Panning, “Şimdiye kadar gördüğümüz çok az sayıda etkinlikle yapabileceğimiz en büyük şey, Mars’ın şu anda ne kadar aktif olduğunu anlamak. Bu, Mars’ın zaman içinde nasıl geliştiği hakkında çok fazla bilgi veriyor” açıklamasını yaptı.

Aslında Zürih’teki InSight sismolog ekibi, deprem ölçeğindeki titremeyi doğru şekilde simüle etmek için bu sismik sinyalleri 10 milyon faktöre yükseltmek zorunda kaldı. Bu nedenlerden dolayı InSight ekibi, hâlâ gezegenin çekirdeğinden geçen büyük bir deprem bekliyor. NASA’nın Mars depremlerini ölçümlemek için geliştirdiği simülasyonun videosunu aşağıdan izleyebilirsiniz..

Kaynak-Webtekno

İlginizi Çekebilecek Yazılar

Yorum Yap

* Bu formu kullanarak, verilerinizin bu web sitesi tarafından saklanmasını ve işlenmesini kabul etmiş olursunuz.

© 2015 – 2024 | Kuzeyegehaber.com