Anayasasında “SOSYAL HUKUK DEVLETİ” yazan bir ülkenin, bu temel niteliği ile uyum içinde olduğunun göstergesi, çalışanlarına ve emeklilerine layık görülen “yaşam standardı” olmalı.
Siyasi iktidar tek ayak üstünde inkar etse de, ülkemizde özellikle “temel gıda maddelerinde” hızlı bir enflasyon yaşanıyor.
Yerel seçimlere kadar kimi zamlar ertelendi!
Seçim sonrası ise;
AKP Genel Başkanı’nın “seçim hediyesi” olarak dağıttığı çaya yüzde 15, şekere, yüzde 16, kuru fasulyeye yüzde 17, et fiyatlarına yüzde 18.9, Elektriğe yüzde 15, akaryakıta da ard arda zamlar geldi.
Ancak; bütün ağır koşullara rağmen, emeklilere mümkün olan en düşük zammı yapmayı hedefleyen AKP iktidarı, TUİK eliyle “resmi enflasyonu” düşük göstererek, emeklilere yüzde 5-6 oranında zam yaptı!
Emekliler refah içinde kaygısız yaşamayı zaten unuttular! Ama, hiç değilse “insanca yaşamak” hakkına sahip olmalılar. Bu aynı zamanda “temel bir insan hakkıdır!”
Oysa, bu ülkenin emeklileri “SÜREKLİ YOKSULLAŞMA” süreci içindeler!
Her geçen yıl, bir önceki yılın koşullarını arıyorlar!
Şu bir gerçek ki, ülke ekonomisi kriz içinde;
Üretim de tüketim de düştü. Fabrikalar, işyerleri ard arda kapanıyor. İşsizlik sürekli artıyor. Enflasyon da öyle..
Öte yandan, DIŞ BORÇ FAİZLERİNİ ödemek için yeni borçlar aranıyor!
Bu yılın ilk 3 ayı itibariyle dış borç stoku 453.4 milyar dolara ulaşmış!
Peki, “HALKA HİZMET” etmek için yönetim görevi üstlenen siyasetçilerimiz ne yapıyor?
Maliye ve Hazine Bakanı, “Üç ay içinde enflasyonun tek haneli olacağı” palavrası ile aldatıyor bizi! Ekonomistler ise aynı düşüncede değiller!
Suriyeli sığınmacılara gönlü gani olan siyasi iktidar, üniversite öğrencilerinin burslarını kesiyor, burs borçlarına af getirmiyor, “Emeklilikte Yaşa Takılanlar” karşısında direniyor!
Daha da ötesi;
Halkın ekonomik sorunları hızla büyürken, kendileri “TASARRUF ediyorlar mı dersiniz?
Lüks otomobil tutkusu artarak sürüyor!
2018 yılında, SARAY ödeneğinin iki katı harcanmış! (Kaynak: Cumhur Başkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı 2018 raporu) Saray saltanatı bir yıl içinde 6 milyar lira tüketmiş!
Belediyelerdeki İSRAF örnekleri dudak uçuklatıyor!
Bu israf ve saltanatı gören kimi belediye başkanları ve valiler de lüks ofisler, lüks otomobiller ve lüks saray yavruları inşa ediyor!
Üstelik, Cumhurbaşkanı’nın tek taraflı tasarrufu ile, AKP’li eski dönem Meclis Başkanları’ndan oluşan bir “Yüksek İstişare Kurulu-YİK” oluşturuldu! Cumhurbaşkanının sayısını tam olarak bilemediğimiz bir çok “Danışmanı” var! Bu yaşları ilerlemiş ve kendilerine danışılacağı şüpheli, sayılarının ne olacağı bile yasal olarak belirtilmemiş YİK üyeleri, daha işin başında, kendileri için belirlenen 13 bin lira aylığı beğenmemiş ve yüzde 40 zam yaparak 18 bin liraya çıkarmışlar!
Eski milletvekillerinin bir kısmı “Bakan Yardımcısı” sıfatı ile, ekstra gelir sağlıyorlar! Her birinin de altında kirası, yakıtı, bakımı, şoför ücreti vatandaşın vergilerinden ödenen lüks araçlar var!
Vatandaş, YİK üyelerinin maaşlarının yüzde 40 artırılmasını eleştirince Bülent Arınç bey çok öfkelenmiş ve bu eleştiriyi yapanları “EDEPSİZLER” diye aşağılamış!
Bülent Bey; aldığın ve helal olup olmadığı tartışmalı o ballı maaşı “VATANDAŞIN VERGİLERİNDEN” alıyorsun! Elbette, kendisine yüzde 5-6 zam yapılırken, sizin o ballı maaşınız ve ne işe yarayacağınız vatandaş nezdinde eleştirilecektir!
Gerçekten DEMOKTATİK bir HUKUK DEVLETİ isek, vatandaş hesap soracaktır!
Hizmet etmek iddiasıyla vatandaşın oyları ve AKP Genel Başkanı da olan Cumhurbaşkanının tek taraflı tasarrufu ile geldiğiniz ve ne gibi hizmet vereceğiniz meçhul olan bir görende sizi eleştiren vatandaşa hakaret etmenizin hoşgörüyle karşılanacağını mı sanıyorsunuz?
Sizi, vatandaştan ÖZÜR DİLEMEYE ve ne işe yarayacağınız belli olmayan o görevden istifa etmeye davet ediyorum!
Anayasasında “SOSYAL HUKUK DEVLETİ” yazan bir ülkenin, bu temel niteliği ile uyum içinde olduğunun göstergesi, çalışanlarına ve emeklilerine layık görülen “yaşam standardı” olmalı.
Siyasi iktidar tek ayak üstünde inkar etse de, ülkemizde özellikle “temel gıda maddelerinde” hızlı bir enflasyon yaşanıyor.
Yerel seçimlere kadar kimi zamlar ertelendi!
Seçim sonrası ise;
AKP Genel Başkanı’nın “seçim hediyesi” olarak dağıttığı çaya yüzde 15, şekere, yüzde 16, kuru fasulyeye yüzde 17, et fiyatlarına yüzde 18.9, Elektriğe yüzde 15, akaryakıta da ard arda zamlar geldi.
Ancak; bütün ağır koşullara rağmen, emeklilere mümkün olan en düşük zammı yapmayı hedefleyen AKP iktidarı, TUİK eliyle “resmi enflasyonu” düşük göstererek, emeklilere yüzde 5-6 oranında zam yaptı!
Emekliler refah içinde kaygısız yaşamayı zaten unuttular! Ama, hiç değilse “insanca yaşamak” hakkına sahip olmalılar. Bu aynı zamanda “temel bir insan hakkıdır!”
Oysa, bu ülkenin emeklileri “SÜREKLİ YOKSULLAŞMA” süreci içindeler!
Her geçen yıl, bir önceki yılın koşullarını arıyorlar!
Şu bir gerçek ki, ülke ekonomisi kriz içinde;
Üretim de tüketim de düştü. Fabrikalar, işyerleri ard arda kapanıyor. İşsizlik sürekli artıyor. Enflasyon da öyle..
Öte yandan, DIŞ BORÇ FAİZLERİNİ ödemek için yeni borçlar aranıyor!
Bu yılın ilk 3 ayı itibariyle dış borç stoku 453.4 milyar dolara ulaşmış!
Peki, “HALKA HİZMET” etmek için yönetim görevi üstlenen siyasetçilerimiz ne yapıyor?
Maliye ve Hazine Bakanı, “Üç ay içinde enflasyonun tek haneli olacağı” palavrası ile aldatıyor bizi! Ekonomistler ise aynı düşüncede değiller!
Suriyeli sığınmacılara gönlü gani olan siyasi iktidar, üniversite öğrencilerinin burslarını kesiyor, burs borçlarına af getirmiyor, “Emeklilikte Yaşa Takılanlar” karşısında direniyor!
Daha da ötesi;
Halkın ekonomik sorunları hızla büyürken, kendileri “TASARRUF ediyorlar mı dersiniz?
Lüks otomobil tutkusu artarak sürüyor!
2018 yılında, SARAY ödeneğinin iki katı harcanmış! (Kaynak: Cumhur Başkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı 2018 raporu) Saray saltanatı bir yıl içinde 6 milyar lira tüketmiş!
Belediyelerdeki İSRAF örnekleri dudak uçuklatıyor!
Bu israf ve saltanatı gören kimi belediye başkanları ve valiler de lüks ofisler, lüks otomobiller ve lüks saray yavruları inşa ediyor!
Üstelik, Cumhurbaşkanı’nın tek taraflı tasarrufu ile, AKP’li eski dönem Meclis Başkanları’ndan oluşan bir “Yüksek İstişare Kurulu-YİK” oluşturuldu! Cumhurbaşkanının sayısını tam olarak bilemediğimiz bir çok “Danışmanı” var! Bu yaşları ilerlemiş ve kendilerine danışılacağı şüpheli, sayılarının ne olacağı bile yasal olarak belirtilmemiş YİK üyeleri, daha işin başında, kendileri için belirlenen 13 bin lira aylığı beğenmemiş ve yüzde 40 zam yaparak 18 bin liraya çıkarmışlar!
Eski milletvekillerinin bir kısmı “Bakan Yardımcısı” sıfatı ile, ekstra gelir sağlıyorlar! Her birinin de altında kirası, yakıtı, bakımı, şoför ücreti vatandaşın vergilerinden ödenen lüks araçlar var!
Vatandaş, YİK üyelerinin maaşlarının yüzde 40 artırılmasını eleştirince Bülent Arınç bey çok öfkelenmiş ve bu eleştiriyi yapanları “EDEPSİZLER” diye aşağılamış!
Bülent Bey; aldığın ve helal olup olmadığı tartışmalı o ballı maaşı “VATANDAŞIN VERGİLERİNDEN” alıyorsun! Elbette, kendisine yüzde 5-6 zam yapılırken, sizin o ballı maaşınız ve ne işe yarayacağınız vatandaş nezdinde eleştirilecektir!
Gerçekten DEMOKRATİK bir HUKUK DEVLETİ isek, vatandaş hesap soracaktır!
Hizmet etmek iddiasıyla vatandaşın oyları ve AKP Genel Başkanı da olan Cumhurbaşkanının tek taraflı tasarrufu ile geldiğiniz ve ne gibi hizmet vereceğiniz meçhul olan bir görende sizi eleştiren vatandaşa hakaret etmenizin hoşgörüyle karşılanacağını mı sanıyorsunuz?
Sizi, vatandaştan ÖZÜR DİLEMEYE ve ne işe yarayacağınız belli olmayan o görevden istifa etmeye davet ediyorum!…
Mustafa Küpçü